| Norland'da, bana karşı sadece arkadaşlık hissettiğinize kendimi ikna ettim. | Open Subtitles | تصرفي في نولاند كان خاطئاً، لكني أقنعت نفسي أنك لم تشعري إلا بالصداقة نحوي |
| Bensiz daha iyi bir yaşamının olacağını ve doğrusunun bu olduğunu düşünerek kendimi ikna ettim. | Open Subtitles | أقنعت نفسي بأن تلك كانت الحقيقة بأنها ستحصل على حياتٍ أفضل بدوني |
| Buna üzüleceğimden emin olsam da kendi kendimi ikna ettim sanırım. | Open Subtitles | أعتقد أني أقنعت نفسي بذلك رغم أني متأكدة أني سأندم |
| En azından böyle daha iyi olduğuma kendimi ikna ettim. | Open Subtitles | أقلّه أقنع نفسي أنّني بحالٍ أفضل بتلك الطريقة |
| Her şey yolunda diye kendimi ikna ettim çünkü seninleyken mutluyum. | Open Subtitles | أقنع نفسي أن كل شئ على مايرام لأني حينما أكون معك أكون سعيده |
| Hızlı bir düğün istediğime kendimi ikna ettim. | Open Subtitles | أنا أقنعت نفسي أن أراد حفل سريعة. |