kendini savunmak için, ona sen de zarar vermiştin çünkü seni reddetmişti. | Open Subtitles | أنت أيضاً قد قمت بإيذاءها دفاعاً عن نفسك لأنّها نبذتك |
Yıllar önce kendini savunmak için aldığı silahla. Şakaktan. | Open Subtitles | الذي اشتراهُ منذُ سنوات وواضحُ أنّه للدفاع عن النفس |
kendini savunmak için günah işledin. | Open Subtitles | قتلت أولئك الرجال للدفاع عن النّفس هم كانوا مذنبين، |
Bennett kendini savunmak için burada değil bir utançtır. | Open Subtitles | إنه لمن العار هو بينيت ليس هنا للدفاع عن نفسه. |
Bu çantayı kendini savunmak için kullanmış olabilir. | Open Subtitles | ربما أستخدمت حقيبتها للدفاع عن النفس |
Ayakkabılar kendini savunmak için özel geliştirilmiş. | Open Subtitles | - أصابع المسلحة: تعزيز خصيصا للدفاع عن النفس. |
- kendini savunmak için. | Open Subtitles | - للدفاع عن النّفس. |
kendini savunmak için bana verdiğinden daha fazla imkana sahip. | Open Subtitles | لديه فرصة للدفاع عن نفسه أفضل مني. |
kendini savunmak için buraya gelmediyse... | Open Subtitles | أنت، إذا لم يكن هنا للدفاع عن نفسه |