Bir keresinde - bu yıllar önceydi - Ted Kennedy ve Dan Quayle'in merdiven boşluğunda karşılaştığını gördüm. | TED | ذات مرة منذ اعوام رأيت تيد كينيدي ودان كوايلي في مجلس الشيوخ. |
Yani eğer Hunt'ın Kennedy ve Chappaquiddick hakkında kitap aldığına dair bir kağıt parçası varsa... | Open Subtitles | ليس هناك دليل كافي نحتاج إلى دليل كتابي يؤكد أن هنت كان يطلب كتبا عن كينيدي و عن شاباكيديك |
Bu bir tek kurşun, Kennedy ve Connally'deki yedi yarayı da açmış olmak zorunda. | Open Subtitles | رصاصة واحدة يجب أن تحدث السبعة جروح الأخرى في كينيدي و كونالي |
Jack Kennedy ve Bobby Kennedy Khrushchev'e böyle bir yanıt hazırladılar tam olarak böyle yaptılar işte. | Open Subtitles | جاك كينيدي وبوبي كينيدي، نقلا ردهم لخروشوف متضمنًا لهذه الفكرة |
Tamam, kurbanımızın üzerinde Kennedy ve Booth'u yönlendirebilecek herhangi bir adli kanıt var mı? | Open Subtitles | حسنا, هل هناك أي أدلة قضائية قد تدلنا على مكان كينيدي وبوث؟ |
Eugene kararsız oylar üzerinde çalıştıklarını söyledi, ...Kennedy ve Needleman, dünün büyük kısmında ancak yönetim de öyle. | Open Subtitles | قال يوجين أنهما حاولا إقناع الناخبين المتأرجحين كينيدي ونيدلمن طوال أمس وكذلك فعلت إدارة الشركة |
Çalışanların sendikalaşması için gereken oyların, ...Linda Kennedy ve Eric Needleman olduğunu Blowtorch biliyordu. | Open Subtitles | كانت شركة بلوتورش تعلم أن ليندا كينيدي وإريك نيدلمن هما الناخبين المتأرجحين الذين يحتاجهما الموظفون لتشكيل النقابة |
Baldwin'in, sosyal çalkantıları beyaz dinleyicilerin duymak isteyeceği bir biçimde ifade etme kabiliyeti, Kennedy ve diğerlerinin onu siyahi Amerikalıların elçisi olarak görmelerini sağladı -- bu Baldwin'in reddettiği bir etiketti. | TED | وبسبب مقدرته الهائلة والفريدة على التعبير عن أسباب الاضطراب الاجتماعي بأسلوب يجعل البيض على استعداد للاستماع له، اعتبره كينيدي وكثيرون سفيرًا للأمريكيين السود وهو تصنيف رفضه بالدوين. |
Kennedy ve Kruşçev'in tam arkasındaki benim. | Open Subtitles | ها أنا ذا خلف كينيدي وخروشوف تماما |
Biz Habil ve Kabil'iz. Kennedy ve Oswald. | Open Subtitles | نحن " قابيل وهابيل " الرئيس " كينيدي " وقاتله " آزوولد " |
Kennedy ve Needleman, kararsız oylarımız... | Open Subtitles | كينيدي ونيدلمن الناخبان المتأرجحان |
Bayan Kennedy ve ben ambulansta tabutla birlikte gideceğiz. | Open Subtitles | سنركب أنا والسيدة "كينيدي" مع النعش، في سيارة الإسعاف. |
Sonuçta Dr. King'in teftişini bilen ve onaylayan John F. Kennedy ve kardeşi Robert Kennedy idi. | TED | في النهاية كان (جون ف. كينيدي) وأخيه (روبرت كينيدي) الذين علموا ووافقوا على مراقبة د. |
Pekâlâ, Kennedy ve Marilyn'in Bing Crosby'nin kır evindeki çiftleşme dansı peşinden de ilk defa sevişecekler. | Open Subtitles | (حسنًا، هذا هو (كينيدي (و(مرلين في رقصة الجنس بينهما لكونهما في بيت (كروسبي) الصيفي [ممثل ومغني أمريكي] |
Bir sonraki görüntü yerde yatan Senatör Kennedy ve etrafında çığlıklar atan kalabalık oldu. | Open Subtitles | "وفي المشهد التالي ترون أن السيناتور (كينيدي)" "ملقى على الأرض، الحشد حوله يصرخون،" |
1960 baharında, Jack Kennedy ve Thomas Wolfe gibi Harvard'a gitmek istediğimi söyledim. | Open Subtitles | في ربيع 1960، أعلنت انني أريد أرتيادّ جامعة "هارفارد" مثل (جاك كينيدي) و (توماس ولف) |
J.F. Kennedy ve eşi Jacqueline, iki yıl, on ay ve iki gün boyunca, bu odada yaşadılar. | Open Subtitles | في هذه الغرفة عاش "جون فيتزجيرالد كينيدي" وزوجته "جاكلين"، لمدة سنتين وعشرة أشهر ويومين. :كانرئيساًللولاياتالمتحدةالأمريكية |
Jackie Kennedy ve Marilyn Monroe. | Open Subtitles | (جاكي كينيدي) و (مارلين مونرو) |
Kennedy ve Hoffa'yı da mı ben öldürdüm? | Open Subtitles | ماذا عن (كينيدي) و (هوفا) ؟ |