"kesin olarak" - Traduction Turc en Arabe

    • بشكل مؤكد
        
    • على وجه اليقين
        
    • يقيناً
        
    • بشكل نهائي
        
    • وإلى الأبد
        
    • كحقيقة
        
    • بدقة
        
    • على وجه التحديد
        
    • شك يجب
        
    • يمكنك الجزم
        
    • يقينا
        
    • يقينًا
        
    • وجه التأكيد
        
    • مرة واحدة وإلى
        
    • لا أستطيع الجزم
        
    Kuantum mekaniği, bir deneyin sonucunu kesin olarak bilmemize imkân olmadığını söyler: Open Subtitles لانستطيع أن نعرف بشكل مؤكد نتيجة أى تجربة
    Neden mi? Çünkü hiçbir ulus komşusunun saldırmak üzere olup olmadığını kesin olarak bilmiyor. TED لماذا؟ لأن لايمكن لأي أمة ان تعرف على وجه اليقين ما إذا كانت جارتها على وشك الهجوم.
    Hiç uçmadılar. Şunu kesin olarak biliyorum ki, bedenim kısıtlanabilse dahi durdurulamayan ruhumdu. TED و لكن عندها عرفت يقيناً أنه بالرغم من أن جسدي محدود، كانت روحي بلا أي حدود.
    Bu çocukları kesin olarak, bulunmaları gereken yere koymanın zamanı geldi. Open Subtitles أنه الوقت لوضع هؤلاء الأطفال في مكانهم , بشكل نهائي
    Ama umarım, bilimin hiç bir zaman bir şeyi kesin olarak sonsuza kadar kanıtlamadığını anlıyorsunuzdur. TED ولكن أتمنى منكم إدراك أن العلم لا يثبت شيئاً على الإطلاق نهائياً وإلى الأبد.
    Avcının burada olmama aldırmayacağını kesin olarak biliyorum. Open Subtitles أنظر أنا أعلم كحقيقة دامية بأن المبيدة لن تمانع وجودي هنا
    Adamın neye benzediğini bilmiyorken nasıl kesin olarak yerini belirleyeceğiz ki? Open Subtitles كيف يفترض أن نحدد مكانه بدقة ونحن لا نعرف كيف يبدو؟
    Hal böyleyken kesin olarak bilmiyorsunuz ama burada arabanın içindesiniz. Open Subtitles و حتى الآن لا تعرفون بشكل مؤكد و مع ذلك أنتما هنا.
    Tamam şu an kesin olarak bildiğimiz tek şey babamla birlikte şükran günü yemeği yemeliyiz. Open Subtitles حسناً ,الشىء الوحيد الذي نعرفه بشكل مؤكد الآن أنه علينا أن نتناول عشاء عيد الشكر مع أبي
    DNA sonuçlarını elde edinceye kadar kesin olarak bilemeyeceğiz. Open Subtitles لذا لن نعرف بشكل مؤكد حتى نحصل على نتائج الحمض النووي
    Bir şeyi kesin olarak kanıtlamak veya öngörmek çok nadiren mümkün ve fazlasıyla genel niteliksiz bir açıklamada bulunmak çok cezbedici. TED نادراً جداً ما يمكن إثبات أو التنبؤ بشيء ما على وجه اليقين لكن اختلاق بيان عام وغير كفء مغرٍ جداً
    kesin olarak ne yaptıklarını bilmeden evinin sokağına girecekler. Open Subtitles سيصلون إلي ممر قيادتك، ولا يعرفون على وجه اليقين لماذا يفعلون ذلك.
    Bulmaca çözmeye kesin olarak bildiğimiz yerden başlarız. Open Subtitles تبدأين حلّ أيّ أحجية بما تعلمين يقيناً أنّه حقيقيّ
    Aşağı inip köşeyi dönebilirlerse kesin olarak anlarız. Open Subtitles إذا ما فعلوها ونزلوا هناك إلى الزاوية ، سوف نعلم يقيناً
    Kazanan tur atlar, birkaç tur oynarız ve kesin olarak kimin sözünün geçeceğini öğreniriz. Open Subtitles الفائزون يتقدّمون , ثمّ نلعب بضع جولات وبعدها نعرف بشكل نهائي من الفائز بالتحدّي
    Bu şeyi kesin olarak yok edecek bazı insanlarla iletişime geçtim. Open Subtitles أجريت اتصالات ببعض الأشخاص واللذين سيدمرون ذاك الشىء بشكل نهائي
    Keşke insanlar s*kişmenin boktan bir şey olduğunu kesin olarak anlasalar. Open Subtitles لو بمقدور الناس أن يدركوا مرة واحدة وإلى الأبد أن الجنس شئ بذئ
    Burada lafınızı kesmem gerekiyor peder bey, çünkü kesin olarak biliyorum ki, İrlanda da hiç yılan olmadı ve Aziz Patrick hiçbir şeyi kaçırdığı falan da yoktu. Open Subtitles سأضطر أن أوقفك هنا يا آبتاه لأنني أعرف كحقيقة أنه لم يكن هناك ثعابين في آيرلندا أبدا
    CO2 salınımınızı kesin olarak hesaplayabilir ve sonrasında da bu salınımı nasıl azaltabileceğinize dair öneriler alabilirsiniz. TED يمكن أن تحسب بدقة انبعاثات الكربون خاصتك، ثم بعد ذلك ستزود بخيارات لتقليصها.
    Şey, yani, kesin olarak bana söylemediler ama onlar burada değiller ve onlar yokken de ben burada kalıyorum. Open Subtitles حسنا ، أعني لم يقولو لي على وجه التحديد ، لكنهم بعيدون ، وهذا ما أفعله عندما يكونو بعيدين
    "kesin olarak bilebileceğimiz... hiçbir şey olmasa da, karar vermek için... bildiğimiz her şeye şüpheyle bakmalıyız öncelikle." Open Subtitles سواء هناك أي شيء نستطيع فعله بلا شك يجب أن نشك أولاً بشأن كل شيء نعرفه
    Bizim mi, onların mı olacağını kesin olarak söyleyemezsin, değil mi? Open Subtitles لا يمكنك الجزم إذاً إن كانوا سيقصونهم أم نحن
    Çocukların o saatlerde kesin olarak gölün oradaki kişileri dövüp onları taciz ettiğini biliyoruz. Open Subtitles و نعرف يقينا انه عند هذا الوقت المراهقين كانوا يضربون و يتحرشون بأشخاص آخرين
    Evet, kesin olarak hatırladığım tek an. Open Subtitles نعم، هذه هي المرة التي أذكرها يقينًا
    Bunu kesin olarak bilmiyoruz. Diğer ihtimaller de olabilir. Open Subtitles نحن لا نعلم ذلك على وجه التأكيد من الممكن أن يكون هناك آخرون
    Üzgünüm Bay Rose ölüm sebebinin doğal olduğunu söylemem kesin olarak mümkün değil. Open Subtitles أنا آسف سيد روز لكني لا أستطيع الجزم بشكل قاطع أن سبب الوفاة كان طبيعياً

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus