Dede, baba ve sen. Berbaer Key West'e gideceğiz. | Open Subtitles | .الجد والأب وأنت سنذهب جميعاً إلى كي ويست |
Her zaman onları Key West'den, Noel tatillerinden dönerken görürdük bronzlaşmış, mutlu, biraz burunları soyulmuş olarak. | Open Subtitles | دائماً نراهم عائدين من عطله الكريسماس الخاصه بهم من كي ويست , بشرة سمراء , سعداء , أنوف مقشرة قليلاً |
Dikkat, Key West yolcuları, hava şartlarından dolayı uçuş ertelendi, bütün yolcuları uçaktan indiriyoruz. | Open Subtitles | أنتباه , ركاب كي ويست بسبب الطقس نقوم بانزال جميع الركاب |
Evet, Key West'in derinliklerindeki ıssız yerlere. | Open Subtitles | أجل، في براري أحلك جزء في الغرب الرئيسي |
Dikkat, Key West yolcuları, tüm uçuşlar uygun. | Open Subtitles | أنتباه , ركاب كي ويست الان مستعدين لنقل جميع الصفوف |
Bu bir keresinde Key West'te bir barda yaptığım gerçek bir işti. | Open Subtitles | ذلك العمل الحقيقي الذي كان لديّ ذات مرة في الحانة في كي ويست |
Diyordum ki 4 Temmuzda Key West'te... üç yıl önce saat sekizde... | Open Subtitles | كنت أقول، "كي ويست" الرابع من يوليو منذ 3 سنين في الثامنة صباحا، أنا أتذكر ذلك جيدا |
Bilmiyorum, belki Key West'e falan giderim. | Open Subtitles | لا أعلم ربما أذهب لمكان مثل كي ويست. |
Belki biraz para bulup Key West'e falan giderim. | Open Subtitles | ...ربما أحصل على بعض المال ...ثم قد أذهب إلى كي ويست أو ما إلى ذلك |
Seni Key West'e götürmek istediğini söyledi. | Open Subtitles | .أخبرني أنه يريد أن يأخذك إلى كي ويست |
Geri geldiğinde beraber Key West'e gidersiniz. | Open Subtitles | .عندما يعود ستذهب معه إلى كي ويست |
Key West'de güzel bir otel vardı belki seversin. | Open Subtitles | عندي مسكن سنوي في "كي ويست" قد يكون متاحاً |
Gürültüden kurtulmak için Key West'e gitmek zorunda kaldım. | Open Subtitles | وكأن لا شيء على الإطلاق حول ذلك. كان لا بد أن أذهب إلى "كي ويست" فقط للإبتعاد عن الضوضاء. |
Ve sizde mi Key West'e gidiyorsunuz? | Open Subtitles | و أنتِ ذاهبه أيضاً الي كي ويست |
- Key West, Bimini Adaları Isthmus City, Bahamalar. | Open Subtitles | " كي ويست " و " جزر كيميني " مدينة " إسموس " " البهاما " |