Ama bagaj kilidinde bir şey çıktı. - Mısır nişastası. | Open Subtitles | ولكني وجدت شـيئا غريبا على قفل غطاء السـيارة الخلفي |
Arabandan aldığımız direksiyon kilidinde üzerinde parmak izlerin olan fişek var. | Open Subtitles | قفل عجلة القيادة حصلنا عليها من سيارتك كان أن قذيفة مع المطبوعات على ذلك. |
Ön kapının kilidinde elips şeklinde alet izleri tespit ettim. | Open Subtitles | وجدتُ أثار أداة بيضاوية على قفل البوابة الأمامية |
Bay Holden, dün yanlış yangın alarmından sonra ofisinin kilidinde kırılmış bir maymuncuk bulmuş. | Open Subtitles | السيد جولدن إكتشف مفتاح ثلاثى مكسور فى قفل مكتبه بعد الإنذار الخاطئ بالأمس |
Hava kilidinde bazı elektronik komplike karmaşıklıklar oluşmuş. | Open Subtitles | بعض الالكترونيات المشاركة في الغالب الأمن كوة هي جميلة ومتطورة. |
Dün akşam Abby'ye, daire kapısının üçüncü kez bozulan kilidinde yardım ettim. | Open Subtitles | بتوليه أمر شابتان أخريتان فى الأسبوع الماضى لقد قمت بمساعده آبى فى اضافه قفل ثالث لباب شقتها الليله الماضيه |
Hava kilidinde nasıl etkileşim yapacaklarını görebilmek için fareler üzerinde sosyalleştirme deneyleri yapıyorduk. | Open Subtitles | كنا نقوم بتجارب اجتماعية تجارب على الفئران، لمعرفة كيف سيكون تفاعلها في قفل الهواء |
Ben, bu anahtarları ön kapının kilidinde deneyelim diyorum. | Open Subtitles | أقترح أن نجرب هذه المفاتيح على قفل الباب الأمامي. |
Kapı kilidinde alet izleri buldum. | Open Subtitles | لدي علامتين على قفل الباب |
Hava kilidinde elektrik yok. | Open Subtitles | الطاقة مقطوعة عن كوة الهواء |