O kadar parayı kaybedeceksin ve kimse fark etmeyecek mi sandın? | Open Subtitles | أتعتقد أنك بخسارتك لهذا القدر من المال لن يلاحظ أحد شيئاً؟ |
Eğer ki 30 dakikalığına çıkarsam kimse fark etmez. Kimsenin umurunda olmaz. | Open Subtitles | إذا اختفيت لمدة ثلاثين دقيقة لن يلاحظ أحد ذلك ولن يهتم أحد |
Elbette, ama zaten kötü olursa kimse fark etmeyecek ve umursamayacak. | Open Subtitles | بالتأكيد، و حتى لو كان سيئاً جداً لن يلاحظ أحد ذلك |
Elindeki ölüm oranları mantıklı kaldığı sürece, kimse fark etmezdi. | Open Subtitles | طالما أن معدل الوفيات يبقى معقولا لا احد سيلاحظ |
Nasıl olur da bir grup silahlı korsan bir Amerikan kargo gemisine kimse fark etmeden sızar? | Open Subtitles | كيف لفرقة مسلحة من القراصنة أن تتسلل إلى متن سفينة شحن أمريكية بدون أن يلاحظ احد ذلك ؟ |
Mezuniyet günü elbisemi giysem kimse fark eder mi? | Open Subtitles | أي أحد سيلاحظ إذا أرتديت فستان الحفل المدرسي؟ |
Biz bu sözü ilk defa 2009'da Kopenhag'da COP 15 sırasında verdik ancak kimse fark etmedi. | TED | لقد أصدرنا وعدنا الأول هذا في 2009 خلال إجتماع الفرقاء في كوبنهاغن، لكن لم يلاحظ أحد ذلك. |
Ters doğdu ama kimse fark etmedi. | Open Subtitles | خرجت من موخرتها عند والدتها لكن لم يلاحظ أحد |
Orijinal dizide Darrin'i oynayan aktör değişti ve kimse fark etmedi. | Open Subtitles | "لقد أستبدلوا "دارين" في العرض الأساسي "بي ويتشد ولم يلاحظ أحد |
Eğer o soyulup kutuya tıkıldıysa, neden kimse fark etmedi? | Open Subtitles | إن كان قد تجرد ووضع في صندوق لماذا لم يلاحظ أحد ؟ |
Birkaç kere sınırda dolandın geldin... ama kimse fark etmedi. | Open Subtitles | أعني أنكِ كنتِ على وشك الانهيار العديد من المرات، ولكن لم يلاحظ أحد |
Boş bir evde dört gün önce birisi bıçaklanıp öldürülüyor. Ama kimse fark etmiyor. | Open Subtitles | رجل طعن حتى الموت قبل أربعة أيام في منزل فارغ لكن لم يلاحظ أحد |
kimse fark etmedi. Hepimiz zaman limitlerimize yetişmeye çalışıyorduk. | Open Subtitles | لم يلاحظ أحد ذلك ، كلنا كنا مشغولين بأعمالنا |
kimse fark etmez mi? | Open Subtitles | لا احد سيلاحظ ؟ |
kimse fark etmez mi? | Open Subtitles | لا احد سيلاحظ ؟ |
Sen itirafı imzalar imzalamaz. Ufak ufak ödeme yapılacak, böylece kimse fark etmeyecek. | Open Subtitles | بمجرد ان توقع على الاعتراف سيحصلون عليه في فترات متواليه , كي لا يلاحظ احد |
Evet,benle pantolonu değiştirmiştin, böylece kimse fark etmeyecekti. | Open Subtitles | نعم، قمنا بتغير البنطلونات حتى لا يلاحظ احد |
- Elbette pens kullanmayacaktım. Aşağıya aniden başka bir ceset gelseydi, düşün bakalı kimse fark eder miydi? | Open Subtitles | بالطبع لم أكن سأستعمل الملقط أظن أي أحد سيلاحظ |
Aslına bakarsanız, neredeyse hiç kimse fark etmemiş ve hiç kimse umursamamıştır. | Open Subtitles | في الحقيقة انه في ذلك الوقت لا أحد لاحظ ولا أحد إهتم |
Her gün sen ve ben bu koridorda dikiliyoruz ve kimse fark etmiyor. | Open Subtitles | كل يوم أنا و أنت نقف في الرواق و لا أحد يلاحظ |
50 yıldır kimse fark etmedi yani öyle mi? | Open Subtitles | لا يمكن أن يكون موجوداً هنا منذ 50 عام ولم يلاحظه أحد |
Umarım kimse fark etmeden girip çıkarız ama işler yolunda gitmezse biraz güç gösterisi yapmamız gerekebilir. | Open Subtitles | أأمل أن ندخل ونخرج دون أن يلاحظ أحداً ولكن إن أنحرفت الأمور قد نحتاج إلى أستعراض القوة |
Fakat daha önce onları kimse fark etmedi. Daha doğrusu, hiçbir insan. | Open Subtitles | ولكن لم يلاحظها أحد من البشر مطلقًا من قبل |