İster bir kartele sızıyor olun, ya da bir kimyasal silah alışverişine, casusluk dünyasındaki en tehlikeli insanlar, sizin tarafınızda olan insanlardır. | Open Subtitles | سواء كنت تتسلل للإحتكار او تبطل بيع أسلحة كيميائية اخطر ناس في العمليه السريه |
Mühimmat, patlayıcı, kimyasal silah ve kimlik ticareti yapıyor. | Open Subtitles | هو يتاجر بالأسلحة والمتفجرات أسلحة كيميائية أوراق هوية |
Burma'da askeri rejim isyanları bastırmak için bir tür kimyasal silah kullandı. | Open Subtitles | ادعائات اليوم بأن بعض من الأسلحة الكيميائية قد استخدمت في بورما من قبل الحكام العسكريين أدت إلى انتفاضة وطنية |
Bilim adamları ve doktorlar rejim tarafından kimyasal silah, virüs falan geliştirmek üzere tutulmuştu. | Open Subtitles | العلماء والضباط الطبية من قبل النظام لتطوير الأسلحة الكيميائية الفيروس، وهذا النوع من القرف. |
İsrailli bilim insanları Frederic Libersat ve Ram Gai zehrin özel bir kimyasal silah olduğunu keşfettiler. | TED | وجد العالمان الإسرائيليان فريدريك ليبرسات ورام جال أن السم هو سلاح كيميائي خاص جدًا. |
1987'de, Deli Saddam Kürtlere karşı kimyasal silah kullandı ve göz açıp kapayana kadar binlercesini öldürdü. | Open Subtitles | في عام 1987 استخدم صدام حسين الأسلحة الكيماوية ضد الأكراد و قتل الالاف بلمح البصر |
Aktif kimyasal silah depoları, mobil üretim merkezleri. | Open Subtitles | مصانع إنتاج متنقلة نحن نعلم أنه حصل على أسلحة كيماوية |
Ayrıca Suriye'de kimyasal silah tesisleri var diye Fox TV de izleyemiyoruz. | Open Subtitles | ولم تسمحي لنا بمشاهدة قناة "فوكس" لأنهم يملكون مصنع أسلحة كيميائية في سوريا |
kimyasal silah uzmanı bulun. Hepsini etkisiz hale getirsin. | Open Subtitles | ... أرسل فى طلب خبير أسلحة كيميائية فأريده أن |
Irak'ta kimyasal silah bulmayı istediler. Hayır Allah bilir bulmaya ihtiyaçları vardı. | Open Subtitles | الرب يعلم أنهم أرادوا العثور على أسلحة كيميائية في "العراق". |
- kimyasal silah taşıyorlarmış. | Open Subtitles | لذا فهم كانوا ينقلون أسلحة كيميائية |
Çünkü kimyasal silah üreterek on katı kazanacağımı gördüğümde, moruk olmaz dedi. | Open Subtitles | لأنه عندما رأيت أن بإمكاني ربح 10 أضعاف من بيع الأسلحة الكيميائية الرجل العجوز لم يفعل ذلك |
KMD'nin imha ettiğini iddia ettiği kimyasal silah miktarıyla üretilmesi gereken atık miktarı uyuşmuyor. | Open Subtitles | الوكالة لا تُنتج كمية النفايات التي ينبغي عليها إنتاجها بالنظر لكمية الأسلحة الكيميائية التي تدعي أنها تقوم بتدميرها |
Deverell Rusya'dan bir tür kimyasal silah getiriyor. | Open Subtitles | ديفيريل هو smugglin 'الأسلحة الكيميائية في من روسيا. |
Jack, teröristler az önce Birleşik Devletler toprağında kimyasal silah yayma tehdidinde bulundu. | Open Subtitles | لقد ههد الارهابيون للتو بإطلاق سلاح كيميائي على الأراضي الأمريكية |
Deriye temas ettiğinde kemikler hariç her şeyi eriten bir kimyasal silah üzerinde çalışıyor şu sıralar. | Open Subtitles | وهو حاليا اخترع سلاح كيميائي حتى القاتلة أنه إذا كان الأمر على اتصال |
Şef, Kuzey'in kimyasal silah kullandığından emin. | Open Subtitles | الرئيس متأكد ان كوريا الشمالية استخدمت ضدنا سلاح كيميائي |
Elimizde kimyasal silah olsa bunları nasıl saklayıp gönderirdik diye soracağız. | Open Subtitles | سنسأله عن كيفية تخزين واستخدام الأسلحة الكيماوية |
Şurada gördüğünüz kimyasal silah formülü Rutin kullanılarak süper tohum elde edilmesini sağlayacak formüle dönüştürülmüş. | Open Subtitles | لا ينبغي أن تجتمع الأسلحة الكيماوية مع المواد الطبيعية. مادة السوبر تقوم بعمل التحسين. |
Son olarak bir kimyasal silah patlamasının gerçekleştiği yerde görülmüşler. | Open Subtitles | شوهدا آخر مرة في موقع انفجار الأسلحة الكيماوية. |
Irak'ın kimyasal silah faaliyetleri... askeriyeye ve iranlı sivillere karşı... | Open Subtitles | العراق استخدم أسلحة كيماوية... ضد الرجال العسكرية والايرانيون المدني البريء. |
Başkan Park kimyasal silah yapmıyormuş karabuğday tohumu formülü çıktı diyorum sana, lânet olası! | Open Subtitles | الصيغة التي وضعها الرئيس بدلاً من ان تكون أسلحة كيماوية.. ليست سوى صيغة لتحسين بذور القمح. اللعنة عليك! |
Ama üç yıldızlı bir Donanma Generaliyle görüştük kendisi Ceneviz Operasyonu'ndan haberdar bir kimyasal silah uzmanıdır. | Open Subtitles | و لكن جلسنا مع جنرال مارينز بثلاث نجوم خبير في الاسلحة الكيميائية و على معرفة بعملية جنوا |
ABD için kimyasal silah üretim tesisi olmamalı. | Open Subtitles | ليس من المفترض أن تكون هناك أية مصانع للأسلحة الكيميائية في الولايات المتحدة |
Geçen yıl, her dakikada 24 insan daha savaş, şiddet veya zulüm yüzünden evinden olmuştu: Suriye'de bir yeni kimyasal silah kullanıldığı için, Afganistan'da Taliban'ın saldırıları yüzünden, Kuzeydoğu Nijerya'da kızların okullardan Boko Haram tarafından kaçırıldıkları için. | TED | في السنة الماضية، في كل دقيقة نزح 24 شخص من ديارهم بسبب صراع أو عنف أو اضطهاد: هجوم آخر بالأسلحة الكيماوية في سوريا، هيجان طالبان في أفغانستان، اختطاف فتيات من مدارسهن شمال نيجيريا من طرف بوكو حرام. |