Bu adam neyi kokluyor, ha? | Open Subtitles | ماذا يشم هذا الرجل ؟ |
Neden bluzumu kokluyor? | Open Subtitles | لماذا يشم بلوزتي؟ |
Bizim avcı Michael nerde, Etrafta bir kaç don mu kokluyor? | Open Subtitles | أين (مايكل) ذو المخاط؟ يشم سروال تحتي لرجل؟ |
Stephanie, bir kaç gün önce onu terk etmek üzereydi. Şimdi onun çiçeklerini kokluyor. | Open Subtitles | ستيفانى، منذ يومين كانت ستهجره والأن تشم زهوره |
Bir karınca diğerine dokunursa onu kokluyor. Örneğin, bu dokunuş diğer karıncanın bir yuva mensubu olup olmadığını anlatabilir... ...çünkü karıncaların her biri bir koloninin özel kokusunu taşıyan bir yağ katmanıyla... ...donandıkları için birbirlerini tanırlar. | TED | عندما تلمس نملة الأخرى, فإن الأخرى تشم. وتستطيع معرفة ذلك، على سبيل المثال، ما إذا كانت النملة نملة عش، لأن النمل يغطون أنفسهم في بعضهم البعض من خلال التبرج، مع طبقة من الشحم الذي يحمل رائحة مستعمرة محددة. |
Onları kokluyor olmalı. | Open Subtitles | الأرجح أنه يشمها. |
Sürekli köpek gibi etrafı kokluyor. | Open Subtitles | انه يتشمم الجميع دائما مثل الكلب |
Onun elbiselerini deniyor, iç çamaşırlarını kokluyor. | Open Subtitles | إنه يشم لباسها الداخلي |
Benimki arkamdan yürüyor ve saçımı kokluyor. | Open Subtitles | مديرى يسير من خلفى و يشم شعرى |
Ayrıca saçımı da kokluyor. | Open Subtitles | و يشم شعرى ايضا |
Ve sonra da parmağını kokluyor! | Open Subtitles | إنه يفعله ثم يشم أصابعه! |
Bizi kokluyor. | Open Subtitles | يشم رائحتنا |
Sen de kokluyor musun? | Open Subtitles | هل تشم رائحة الدخان؟ |
Sende kokluyor musun? | Open Subtitles | هل تشم هذه الرائحة؟ |
Bu sırada hala benim kokumu kokluyor olacak. | Open Subtitles | بينما انت تشم رائحتي |
"adli tabip ipuçlarını kokluyor." | Open Subtitles | " فاحصة طبية تشم خيوط الجريمة " |
Ellerini kokluyor. | Open Subtitles | إنها تشم يديكِ |
Onları...kokluyor ve kendini okşuyordu. | Open Subtitles | لقد إعتاد أن يشمها ويلمس نفسه |
Havayı kokluyor. Tek bir kelime söylüyor: | Open Subtitles | إنه يتشمم الهواء ثم يقول كلمه واحده |
- kokluyor. | Open Subtitles | -إنه يتشمم |