Gerçek şu ki Kurt'un Kolombiya'ya döndüğünden eminiz. | Open Subtitles | الحقيقة نحن متأكدين جداً بأن الولف يدعم في كولومبيا |
Pasaportunda Dışişleri Bakanlığı damgası olmadan Kolombiya'ya ayak bile basamazsın. | Open Subtitles | لا تستطيع الهبوط حتى في كولومبيا بدون طابع وزارة الخارجية على جواز سفرك |
Başta Kolombiya'ya verecekti ama görünen o ki Yunan tarihini öğretmeleriyle ilgili bir sıkıntısı varmış. | Open Subtitles | نوى أعطائه لكولومبيا لكن على ما يبدو حصل على بعض المشاكل بالطريقة التي يدرسون بها التاريخ اليوناني |
Daha önce hiç Kolombiya'ya gitmedik. | Open Subtitles | ونحن لم يكن لكولومبيا قبل |
Hatta, ABD Kolombiya'ya çelik ihraç ediyor. | TED | في الواقع، تصدّر الولايات المتحدة الصلب إلى كولومبيا. |
Böylece Kolombiya'ya gittim. Ve deneyi tekrarladım. | TED | فذهبت إلى كولومبيا. واستخدمت نفس الدراسة |
Karısının dediğine göre üçüncü yurtdışı görevini geçen ay kabul etmiş ama bu kez Güney Amerika, Kolombiya'ya gidecekmiş. | Open Subtitles | وفقاً لزوجته، فقد وافق على جولة ثالثة عبر البحار الشهر الماضي لكن هذه المرة إلى "كولومبيا" في "أمريكا الجنوبية"، |
Evet, onu yanımda Kolombiya'ya götürdüm. | Open Subtitles | لقد اخذت الشخص المسؤول عني الى كولمبيا .. نعم |
Çocuğumu Kolombiya'ya götürdüğümü düşünemiyorum. | Open Subtitles | لا استطيع انجاب ابني في كولومبيا |
Bu adama borcum var. 95 yılında deniz kuvvetleri Kolombiya'ya gönderilmişti sizin de bildiğiniz gibi "uyuşturucu savaşları" mevzusundan. | Open Subtitles | انا ادين لهذا الرجل في سنة 1995 كنت اقود فريق قوات خاصة في (كولومبيا) كما تعرف كآمر حرب المخدرات |
Kolombiya'ya hoş geldiniz. Verimli ormanların, harika şelalelerin ve uyuz Bölüm suikastçilerinin memleketi. | Open Subtitles | "مرحباً بكم في (كولومبيا) أرض الغابات الخصبة، والشلالات الرائعة" |
- Bogoti, Kolombiya'ya kadar uzanır. | Open Subtitles | (نعم ، من هنا وطول المسافة لـ(باغوتا) في (كولومبيا |
Buraya kaçmak zorundaydım, Amerika'ya. Kolombiya'ya değil! | Open Subtitles | دهستُ هنا في أمريكا وليس في كولومبيا! |
Kolombiya'ya çalışmaya geldi, ve ben de aşkla onu takip ettim. | Open Subtitles | لقد أتى إلى كولومبيا من أجل العمل، ولقد أتيت معه بدافع الحب. |
Ve Kolombiya'ya nakit sokmak o kadar kolay değildi. | Open Subtitles | و إعادة النقود إلى كولومبيا ، لم تكن سهلة |
Geçen haftasonu Kolombiya'ya uçtum. | Open Subtitles | طار الى كولومبيا في نهاية الأسبوع الماضي. |
Belki bu yaz Manny'yle Joe'yu alip Kolombiya'ya giderim. | Open Subtitles | .ربّما سآخد (ماني) و(جو) إلى كولومبيا في فصل الصيف |
O buluşmadaki başka kimlerin olduğunu fark edemedim ama Salazar'ın bu hafta yöneticilerle beraber tatil nedeniyle Kolombiya'ya gittiğini öğrendim. | Open Subtitles | لم استطع تجميع اي شيء عن الذي كان في تلك المقابلة لكن عرفت ان سيلزار سيتوجه الى كولمبيا هذا الاسبوع لتراجع تنفيذي |
Böylece Carla Lucy'yi Kolombiya'ya yollayabilir. | Open Subtitles | كارلا تستطيع ارسالها الى كولمبيا |