O ne inşaatın bir parçası ne de şehir konseyinin. | Open Subtitles | هي ليست طرف من شركة البناء ولا من مجلس المدينة |
Alfa konseyinin endişelerini anlıyorum ama olmuşla ölmüşe çare yok. | Open Subtitles | اعرف بأن مجلس ,الفا قلق ولكن ليس بأمكاننا تغيير ماحدث |
Vali bugün, yönetim konseyinin oluşturulacağını duyuracak. On iki koltuk. | Open Subtitles | سيعلن الحاكم اليوم عن تشكيل مجلس حكومة، اثنى عشر مقعد |
Kısacası Zaman konseyinin tam olarak engellemek için kurulduğu şeyi gerçekleştirmek istiyor kendisi. | Open Subtitles | فهذا يعني أنّه انخرط في تلاعب الزمن عينه الذي صُمم مجلس الزمان لمنعه |
"Güvenlik konseyinin emiriyle Atlantis'i hemen yok et." | Open Subtitles | بناءً على تعليمات من مجلس الأمن قم بتدمير أطلنطس بسرعه |
İkinci olarak, Gençlik konseyinin başkanlığını istiyorum. | Open Subtitles | أما الثانى فأنا أرغب فى تولى رئاسة مجلس الشباب |
Yalan söylenmesini sevmem. Onda konseyinin dağıtılmasını istiyorum.s | Open Subtitles | لا أَحْبُّ أَنْ أُكْذَبَ أُريدُ تَحطّيمَ مجلس الأوندا |
Şehir konseyinin düşündüğü son şey yeni bir stad. | Open Subtitles | استاد جديد هو إخر شيء على بال مجلس المدينة |
Şehir konseyinin düşündüğü son şey yeni bir stad. | Open Subtitles | استاد جديد هو إخر شيء على بال مجلس المدينة |
Gözetmenler konseyinin onu işten kovduğuna inanabiliyor musunuz? | Open Subtitles | أيمكنكى أن تصدقى أن مجلس المراقبين إستغنى عن خدمات هذا الرجل ؟ |
Gözetmenler konseyinin elindeki kaynaklar sadece kütüphaneleri... | Open Subtitles | المصادر التي عند مجلس المراقبين والتي تحت تصرفهم |
Bir sonraki bölümde artık, Birleşmiş Milletler Güvenlik konseyinin, tüm dünyadaki çocuk doğumlarını engelleme çabası ve | Open Subtitles | في برنامجنا القادم, سنوفيكم بكل التفاصيل يقر في مجلس الامن القرار الجماعي لفرض |
Okul konseyinin yazı işleriyle ilgili birşeyler düşünüyordum. | Open Subtitles | كنت أفكر ربما بمقالة افتتاحية عن مجلس المدرسة أو شيئا ما |
Öğrenci konseyinin muhasebe defteri. Çok sürükleyici bir kitap, değil mi? | Open Subtitles | دفتر خزانة مجلس الطلاب هذا جيد اليس كذالك؟ |
Özgürlük konseyinin elinde, masumların öldürüldüğüne dair bir bilgi yok izin verirseniz toplantımıza devam edelim. | Open Subtitles | مجلس التحرير يعلم انه لا تصفيات من الأبرياء بعد إذنكم ربما نتمكن من المضي قدما مع هذا الاجتماع |
Bu da insanlara öğrenci konseyinin güce sahip olduğunu gösterebilir. | Open Subtitles | وذلك سيظهر للناس أن مجلس الطلبه يملك القوه |
Glenn Hubbard Columbia İşletme Fakültesinin dekanı George W. Bush döneminde de Ekonomik Danışmanlar konseyinin başkanıydı. | Open Subtitles | جلين هابرد هو عميد كلية كولومبيا للأعمال و كان رئيس مجلس المستشارين الاقتصاديين |
Clinton'in başkanlığında Ekonomik Danışmanlar Konseyi başkanı sonra da Ulusal Ekonomi konseyinin yöneticisi oldu. | Open Subtitles | كانت رئيسة مجلس الاستشاريين الاقتصاديين ثم مديرة المجلس الأقتصادى القومى فى عهد كلينتون |
Jedi konseyinin inandığı tek şey şiddet. | Open Subtitles | الشئ الوحيد ان مجلس الجاداي يؤمن ب العنف |
Sen ve mürekkep konseyinin bunda birazcık katkısı var mı? | Open Subtitles | هل لديك مجلس أوشام قام بالتصويت على هذا ؟ |