konuşmadığımızı söylemiştin. İstediğin şeyi sor bana. | Open Subtitles | وقلت أن لا نتحدث , بالظبط اسأل أسألنى أى سؤال بخاطرك |
Çok konuşmadığımızı söylemiştim. | Open Subtitles | أخبرتك من قبل، نحن لا نتحدث مع بعضنا كثيرًا |
Senin için endişeleniyorum. Pek fazla konuşmadığımızı düşünüyorum artık. | Open Subtitles | لقد قلقتُ بشأنك أشعر أننا لا نتحدث مع بعض |
Bak çok fazla konuşmadığımızı biliyorum, ...ama senin için burada olduğumu bilmeni isterim. | Open Subtitles | أسمع، أعرف أننا لا نتحدث كثيرًا، لكني فقط أريدك أن تعرف أنّي هنا لأجلك. |
Bu konular hakkında konuşmadığımızı biliyorum. | Open Subtitles | أعلم، أعلم أننا لا... أننا لا نتحدث عن هذه الأشياء. |
Bizim aslında böyle saçma konuşmadığımızı biliyorsun, değil mi? | Open Subtitles | أنت تعلم اننا لا نتحدث هكذا، صحيح؟ |
Tamam, Donna, artık ben ve Kelso hakkında konuşmadığımızı seziyorum... | Open Subtitles | حسن (دونـا) أشعر أننـا لا نتحدث عني و (مـايكـل) بعد الآن |
Iris, burada olmayan hastalar hakkında konuşmadığımızı biliyorsun. | Open Subtitles | "آيريس" نحن لا نتحدث عن الغائبين |
Iris, burada olmayan hastalar hakkında konuşmadığımızı biliyorsun. | Open Subtitles | "آيريس" نحن لا نتحدث عن الغائبين |
Senin sıranda konuşmadığımızı sanıyordum. | Open Subtitles | اعتقدت انا لا نتحدث في دورك. |
konuşmadığımızı söylemiştim. | Open Subtitles | لقد أخبرتهم أنّا لا نتحدث |