"konuşmamıştık" - Traduction Turc en Arabe

    • لم نتكلم
        
    • لم نناقش
        
    • ناقشناه
        
    • نحن لم نتحدث
        
    • نتكلّم عندما كنّا
        
    • ما اتفقنا
        
    • تحدثنا بشأنه
        
    Hiç bunun hakkında konuşmamıştık, değil mi? Open Subtitles حسنا, لم نتكلم أبدآ عنه سابقا, أم فعلنا?
    En son lisedeyken Kanada'daki Uzay Kampı'na gittiğinde birkaç hafta konuşmamıştık. Open Subtitles آخر مرة لم نتكلم بها مع بعض لمدة أسبوع كانت في الصف العاشر عندما ذهبت للتخييم في كندا
    Ona ben bahsetmiştim, ama aslında konuşmamıştık. Open Subtitles تحدث معه حول الرحيل لكننا لم نناقش الأمر حقاً
    O zamana kadar babamla bu konuyu hiç konuşmamıştık. Open Subtitles أبّي وأنا لم يسبق وأن ناقشناه قبل ذلك الوقت
    Karla, bunu daha önce konuşmamıştık ve senin için zor olacağının farkındayım. Open Subtitles نحن لم نتحدث عن هذا مسبقاً يا كارلا واعرف انه صعب عليك
    Florida'dayken hiç konuşmamıştık, değil mi? Open Subtitles لم نتكلّم عندما كنّا فى (فلوريدا)، أليس كذلك؟
    Unut bunu. Böyle konuşmamıştık. Open Subtitles انسى ذلك , ليس هذا ما اتفقنا عليه
    Pozitif açıdan bak. Böyle konuşmamıştık seninle. Open Subtitles أستخم تفكيرك الإيجابى هذا ليس ما تحدثنا بشأنه
    Çünkü biliyorsun bu konuyu hiç konuşmamıştık. Open Subtitles يمكنأنيفزعها,بسبب ,تعلمون, في الحقيقة لم نتكلم عن ذلك ابداً. لذلك...
    Nakliye mi? Nakliye için ücret konuşmamıştık. Open Subtitles إننا لم نتكلم عن تكلفة النقل أبداً.
    Alex, çıkmaya başladığınızdan beri konuşmamıştık. Open Subtitles لم نتكلم منذ ارتبطتما ببعض يا أليكس
    Böyle olacağını konuşmamıştık. Open Subtitles لم نتكلم عن هذا
    Bunu daha önce konuşmamıştık çünkü gerek olmadığını düşünmüştüm. Open Subtitles لم نناقش هذا الأمر من قبل لأنني خلته مفهوماً
    Bunu hiç konuşmamıştık ama bence en iyisiydi. Open Subtitles لم نناقش هذا من قبل، لكنني اعتقدت أنه أفضل.
    Bununla ilgili kız arkadaşımla konuşmam gerek çünkü yaz planlarımızı henüz konuşmamıştık ve muhtemelen beraber karar vermeliyiz, bu yüzden- Open Subtitles لا بد ان اتحدث مع صديقتي الحميمة في هذا الأمر لاننا لم نناقش خططنا الصيفية بعد وربما يجب ان نقررهم معا
    Böyle konuşmamıştık. Open Subtitles هذا ليس ما ناقشناه.
    Böyle konuşmamıştık. Open Subtitles ليس هذا ما ناقشناه
    - Böyle konuşmamıştık. Open Subtitles -هذا ليس ما ناقشناه
    E-postadan konuşmamıştık bile. Open Subtitles نحن لم نتحدث عن ذلك كيْ ترسل رسالةً الكترونية
    Sen ve ben, Florida'da hiç konuşmamıştık, değil mi? Open Subtitles أنا وأنتِ, لم نتكلّم عندما كنّا فى (فلوريدا)، أليس كذلك؟
    Aşağılayıcı bir şey ve bunu konuşmamıştık. Open Subtitles هذا مهين , و لم يكن هذا ما اتفقنا عليه
    Böyle konuşmamıştık. Open Subtitles هذا ليس ما تحدثنا بشأنه

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus