Yani karının kızına olanlar konusunda yalan söylediğini düşünüyor musun? | Open Subtitles | إذاً تظن انّ زوجتكَ تكذب بشأن مّا حدث لإبنتكَ؟ |
Çünkü eğer Leo elindeki paranın miktarı konusunda yalan söylediğini falan duyarsa o zaman iş ciddiye biner. | Open Subtitles | آمل هذا لكن لو علم " ليو " أنك تكذب بشأن المال مثل ربما لديك أكثر سيكون سيئاً |
Maureen'in ilişki konusunda yalan söylediğini düşünüyorum. | Open Subtitles | اعتقد أن (مورين) تكذب بشأن العلاقة الغرامية |
Evlilik problemleri olduğu konusunda yalan söylediğini sanıyorsun. | Open Subtitles | تعتقدين أنه يكذب بشأن مشاكله الزوجية لا أعتقد بأنه يكذب, بل أجزم |
Bildikleri konusunda yalan söylediğini düşünüyorum ve nedenini öğrenmek istiyorum. | Open Subtitles | - أعتقد أنه يكذب بشأن ما يعرفه وأود معرفة السبب |
Jim'in, Stone konusunda yalan söylediğini düşünmüyorsun, değil mi? | Open Subtitles | أنت لا تظن ان جيم يكذب بشأن ستون ؟ |
Babanın ambar konusunda yalan söylediğini düşünüyorsun ve ilk hamlen bu mu? | Open Subtitles | تظنين بأن أبيك قد كذب بشأن الزنزانه وأول خطوه لكِ هي الإقتحام والدخول؟ |
Erkek arkadaşımın birisiyle yatma konusunda yalan söylediğini öğrensem ben de aynı tepkiyi verirdim. | Open Subtitles | ولعلمكِ، ردة فعلي كانت ستكون مثلكِ لو علمت أن صديقى كذب بشأن نومه مع فتاة أخرى |
Rosemary'i öldürdüğü konusunda yalan söylediğini bana itiraf etti. | Open Subtitles | لقد إعترف لي بأنه يكذب بشأن مقتل (روزماري) |
Weichmann'ın, Richmond konusunda yalan söylediğini nereden biliyordun Fred? | Open Subtitles | كيف... كيف عرفت أن (وايكمان) كان يكذب بشأن (ريتشموند)، (فريد)؟ |
Underwood'un para aklama konusunda yalan söylediğini biliyorum. | Open Subtitles | أنا أعلم بأن (آندروود) كذب بشأن غسيل الأموال |