Atlamadan önce, en büyük korkumun herkesi kurtaramamak olduğunu söyledi. | Open Subtitles | قبل ان يقفز قال ان خوفي الأعظم الا اتمكن من ان انقذ الجميع |
Sana bunu söyleyecek miydi bilmiyorum ama, düşündüm de eğer o ben olsaydım korkumun sana olan duygularımın önüne geçmesine izin vermezdim. | Open Subtitles | ..لم أكن متأكداً من إخبارك، لكن اكتشفت أنني لو كنت مكانه لما رغبت أن يمنعنك خوفي من معرفة كيف كنت أشعر |
Varoluşsal bir hâl alan kalabalık korkumun kaynağı bu kitap. | Open Subtitles | إنه أصل خوفي من الحشود، و الذي أصبح وجودي |
Ama en büyük korkumun aynı düzeyde cesaret açığa çıkarabileceğini de gördüm. | TED | لكن ليس دون أن أعرف كيف أن أكبر مخاوفي يمكن لها أن تُظهر انعكاس متساوي لشجاعتي. |
Terk edilme korkumun üstesinden gelecegiz. | Open Subtitles | فأنا وأنت سنقهر كلياً مخاوفي من الهجران |
Ben öldükten sonra karım ve çocuklarımın neler yaşayacağı konusundaki korkumun beni gafil avladığını. | Open Subtitles | وإن خوفي مما سيصيب زوجتي وولديّ بعد أن أرحل كان قد صعقني |
Ben mum yeme korkumun tamamen üstesinden geldim. | Open Subtitles | أعلم لقد تخطيت تماماً خوفي تجاه أكل الشموع |
- korkumun kokusunu alabildiğini söyledi. | Open Subtitles | قال لي أنه يمكنه أن يَشُم خوفي. |
Beni boğuyordu, ve korkumun beni kurtarmasın izin verdim. | Open Subtitles | لقد كانَ يغطيني ويدعُ خوفي ينقذني |
Dar alan korkumun izini, onun büyük abisi Billy'nin, kız hokey üniforması giydiğim için beni dolaplara itip kakmasına kadar sürebilirim. | Open Subtitles | أستطيع ان اتبع بداية وسبب خوفي من الأماكن الضيقة الى اليوم الذي حشرني أخوه الأكبر "بيلي" في الخزانة لأرتدي زيّ الفتيات للعبة الهوكي |
- Reddedilme korkumun üstesinden geldim. | Open Subtitles | لقد تخطيت خوفي من الرفض |
En büyük korkumun canlı gömülmek olduğunu söyleyebilirim. | Open Subtitles | اكبر مخاوفي هو الخوف من ان ادفن حيا |
Terk edilme korkumun üstesinden geleceğiz. | Open Subtitles | فأنا وأنت سنقهر كلياً مخاوفي من الهجران |
Bende en büyük korkumun diri diri yanmak olduğunu sanırdım. | Open Subtitles | وهنا ظننت بأن الإحتراق حياً أكبر مخاوفي |