Görünüşe bakılırsa, katil kurbanı park boyunca kovalamış. | Open Subtitles | يبدو أنّ القاتل طارد الضحيّة عبر المنتزه |
Güvenlik, üst kattaki pencereden eve izinsiz giren birisini kovalamış. | Open Subtitles | طارد الأمن دخيلاً من نافذة الطابق العلوي |
Biri bu çocuğu ölümüne kovalamış. | Open Subtitles | لقد طارد أحدهم هذا الفتى حتى الموت |
Bir mil kadar kovalamış ve adam birden bire direksiyonu kırmış ve olan olmuş. | Open Subtitles | طارده لمسافة ميل او نحوه و فجأة الرجل انحرف ثم لم يعد هناك ما يقال |
Onu ağaçlara kadar delirmiş, çığIık çığlığa bağırarak kovalamış, | Open Subtitles | بهذه الكلمات، طارده بين الأشجار ..وفي الوديان، صارخاً |
Birisi onu kovalamış ve yüzlerce kez bıçaklamış. | Open Subtitles | أحدهم طاردها ثم طعنها مئات المرات |
Kadını merdivenlerden aşağı kovalamış olmalı. | Open Subtitles | لابد وانه طاردها عبر السلالم |
Suyuna ne koyuyorlardı bilmiyorum ama yan komşusunun dediğine göre bir şey bir kaç gece önce Bay Chen ve adamını evin dışında kovalamış. | Open Subtitles | لا أعلم ما يضعونه في الماء عندهم، لكن وفقاً لجاره المُجاور، شيء ما طارد السيّد (تشن) ورجاله خارج المنزل قبل بضع ليال. |
-Birisi onu yukarı kadar kovalamış olmalı. | Open Subtitles | -لا بد أن هناك شخص طارده هناك لأعلى |