Şehirdeki en güzel kulüplerden birinin sahibini tanımanın kendine özgü güzellikleri var. | Open Subtitles | إن تكوين علاقة مع المالكات لإحدى النوادي المثيرة له منافعه |
Çalıştığım kulüplerden başla, "Carson and Carson to Fox" gündüz şovum, bir Emmy ödülü sonra da kırmızı halıya kadar. | Open Subtitles | للانتقال من النوادي إلى كارسون وكارسون إلى فوكس وعرضي الخاص في النهار وجائزة الايمي وبعد ذلك على السجادة الحمراء |
Yürüttüğüm öğrenci konseyinden, tüm o kulüplerden ve her gün sorumlu olmak zorunda olduğum her şeyden bıktım. | Open Subtitles | سئمت مجلس الطلاب وكل النوادي التي أديرها، وكل ما علي تحمل مسؤوليته كل يوم. |
Favori restoranlardan, kulüplerden mekânlardan uzak dur. | Open Subtitles | ابقى بعيداً عن المطاعم المفضلة, النوادى, اماكن التسكع. |
Simon'in kulüplerden para asirip mal varligini saklamaya çalistigina dair süphelerim var. | Open Subtitles | لدى سبب جيد لأعتقد أن سيمون يقوم بتزوير مالى فى النوادى , ويُخفى ممتلكاته |
Artık kulüplerden haberim olmadığına inanamıyorum. | Open Subtitles | لا أصدق أني لم اعد أعرف أسماء الملاهي |
Bu kulüplerden kaç tanesinin Peters ile bağlantısı varmış? | Open Subtitles | كم عدد الملاهي المرتبطين بـ بيترز؟ |
Ben de kulüplerden duydun sandım. Yani, komedi camiasından. | Open Subtitles | ظننتك سمعت عني في الأندية أعني من الناحية الكوميدية |
Bir kaç sene önce bu kulüplerden birine gittiğimde, Scratch programımızı kullanan 13 yaşında bir çocuk gördüm, buna benzer bir oyun yapıyordu ve oyunundan memnundu ve onunla gurur duyuyordu, ama aynı zamanda daha çok şey yapmak istiyordu. | TED | وعندما زرت واحد من تلك النوادي قبل بضع سنوات، وجدت فيها طفل يبلغ 13 سنة يستخدم برنامج سكراتش لابتكار لعبة شبيهة بهذه، وكان جد سعيد وفخور بلعبته، لكنه كان يرغب في القيام بأشياء أكثر. |
Lexington Park'taki kulüplerden sıkılmıştık. Herkesi tanıyoruz. | Open Subtitles | لقد مللنا من النوادي حول حديقة لكنغستون |
O zaman onu kulüplerden ve barlardan dışarı çıkarman gerek. | Open Subtitles | حسناً, يجبُ عليكَ ألا تدعها تذهب إلى النوادي والحانات... |
- Şu sosyal kulüplerden birine gittim. | Open Subtitles | اُريد الذهاب الي تلك النوادي الاجتماعيه |
Jenna, kulüplerden, dans salonlarından ve tiyatro binalarından ne kadar nefret ettiğimi bilirsin. | Open Subtitles | (جينا), تعرفين أنني أكره النوادي الليلية. وصالات الرقص, ودور السينما الصغيرة, |
kulüplerden daha havalı. | Open Subtitles | ونحن أروع من النوادي |
Simon'ın kulüplerden para aşırıp mal varlığını saklamaya çalıştığına dair şüphelerim var. | Open Subtitles | لدى سبب جيد لأعتقد أن سيمون يقوم بتزوير مالى فى النوادى , ويُخفى ممتلكاته |
- O kulüplerden birini yönetebilirim. | Open Subtitles | -بوسعي إدارة أحد تلك الملاهي |
Son haftada iki kez uzaklaştırma aldım her şeyde batıyorum, bütün kulüplerden atılıyorum. | Open Subtitles | لقد تم إيقافي مرتين ألسبوع الماضي أنا أفشل في كل شيء وتم طردي من جميع الأندية |