Karım yürüteç kullanıyor ve eğer mümkünse buraya park etmek istiyoruz. | Open Subtitles | زوجتي تستخدم شيئا تمشي به ونود أن نتوقف هنا ان استطعنا |
Bana ilham veren teknoloji, şimdi benim ürettiğim şeyi kullanıyor, ve teknoloji satmak için ondan ilham alıyor. | TED | الإلهام الذى يأتينى من التكنولوجيا اصبحت التكنولوجيا تستخدم ما أقوم به, تستوحى من أعمالى ، لتبيع نفسها. |
Her uçan makine boşluktaki yerini saptamak için üzerindeki sensörleri kullanıyor ve nasıl hareket edeceğini belirlemek için de kendi hesaplamalarını yapıyor. | TED | كل آلة طائرة تستخدم أجهزة استشعار ذاتية لتحدد موقعها في الفضاء و حسابات ذاتية لتحدد ما يجب القيام به. |
Hayır ama mağaza dijital kameralar kullanıyor. Ve kasetleri gönderdiler. | Open Subtitles | أجل، لكن المحل يستخدم أجهزة مُراقبة رقميّة، وأرسلوا الشرائط للتو. |
45 kalibrelik bir silah kullanıyor ve her kurbana 13 el ateş ediyor. | Open Subtitles | إنه يستخدم سلاح من عيار 0.45 و أطلق 13 عيارا على كل ضحية |
Her bakteri, kendi dili olan özel bir molekül kullanıyor ve böylece etrafta kendi türünden kaç tane bakteri olduğunu sayabiliyor. | TED | كل بكتريا تستخدم جزيئاً محدداً ليكون لغه لها والذي يمكِّنها من احصاء عدد أقربائها |
Her zaman servis asansörünü kullanıyor. Ve yüzünü hep gizliyor. | Open Subtitles | إنها تستخدم المصعد و دائماً ترتدي خمارْ. |
Teğmen'i tuzağa düşürmek için cazibesini kullanıyor ve bu da suçluluk duymasına neden oluyor! | Open Subtitles | إنها تستخدم حيلها للإيقاع بالضابط و هذا ما يسبب لها الشعور بالذنب |
Beyninin dil bölümünü kullanıyor ve duygu bölümünü atlıyor. | Open Subtitles | لأنّها تستخدم جزء اللغة في دماغها وتتحاشى الجزء العاطفيّ |
Evde bütün sıcak suyu kullanıyor ve küvette lekeler bırakıyor lavaboyu tıkayan ek saçlarından bahsetmeye hiç başlamayayım. | Open Subtitles | في المنزل تستخدم الماء الساخن بأكمله، تترك الخواتم في حوض الإستحمام، ولا تجعونني أبدأ حتى |
Gücünü insanları kurtarmakta kullanıyor ve ardında bir gül bırakıyor. | Open Subtitles | إنها تستخدم قواها لتنقذ البشر وتغادر وتترك وردة |
Aynı hükümet gibi o da insanları kullanıyor ve ben FBI'a istediğim için yardım ediyorum. | Open Subtitles | وقالت انها تستخدم الناس، تماما مثل الحكومة، وأنا مساعدة مكتب التحقيقات الفدرالي لأنني أريد أن. |
Dersi dinliyor, daha sonra her kelimenin titreşimini, x ekseninde bir noktaya varmak için kullanıyor ve y ekseninde, benzer bir noktayı hareket ettirmek için, cümlelerin sesini kullanıyor. | TED | تستمع إلى المحاضرة، ثمّ تستخدم مطال كلّ كلمة لنقل نقطة على المحور الأفقي، وتستخدم صرف الجمل لتحريك نفس النقطة أعلى أو أسفل على المحور العمودي. |
Bana ulaşmak için Brady'yi kullanıyor ve ben bu tuzağa düşmeyeceğim. | Open Subtitles | - تماماً إنها تستخدم (برايدي) لتصل إلي ولكني لن اقع بذلك |
Kâğıt peçete kullanıyor ve lokmalarını çiğnerken ağzını kapatıyor. | Open Subtitles | إنها تستخدم منديلاً وتأكل وفمها مغلق |
Bunun bir nedeni, telefonlarının çoğu şu an IP protokolü kullanıyor ve Skype ve internetten geçen benzeri şeyler kullanıyorlar. Yani aslında gittikçe çeşitli şeylerde ona bağımlı hale geliyoruz. Mesela LAX'i internetten çıkardığınızda interneti gerçekten kullandığınızı düşünmeyeceğiniz gibi. | TED | أحد الأسباب هي كثرة هواتفها تستخدم بروتوكول الإنترنت وتستخدم أشياء مثل سكايبي وما إلى ذلك التي تمر عبر شبكة الإنترنت في الوقت الراهن، في الواقع أصبحنا نعتمد عليها لأشياء مختلفة أكثر وأكثر فعندما تقلعون من مطار لوس أنجلس, لاتدركون أنكم تستخدمون الإنترنت. |
Komik, sandalyeyi taht gibi kullanıyor ve kendini kasıtlı olarak aşağıdan görüntüleyerek çerçeve içinde güç ve hakimiyet sahibi oluyor. | Open Subtitles | ذلك مضحك انه يستخدم الكرسي كأنه عرش و هو يصور نفسه متعمدا من زاوية منخفضة ليعطي نفسه القوة والسيطرة في الصورة |
Bu çılgınlık. Ucuz materyaller kullanıyor ve bu yüzden... | Open Subtitles | إنه يستخدم المكونات الرخيصة , و هذا هو السبب |
Koç bunu koşu yaparken telefonu yardımıyla nabzını ölçmek için kullanıyor ve günün geri kalanında bunu sen takacaksın. | Open Subtitles | الكابتن يستخدم هذا لمراقبه قلبه مع هاتفه بينما يجري سوف ترتديه لبقية اليوم |
Sana söz veriyorum ki o adam bir brilör kullanıyor ve her dakika vitesi arttırıyor. | Open Subtitles | أُقسمُ لكَ، إنّه يستخدم هاتف يمكن التخلّص منه ويغيّره كل بضعةِ أشهرٍ. |
Cinayetleri kampanyası için kullanıyor ve sanırım insanlar da arkasından geliyor. | Open Subtitles | انه يستخدم جرائم القتل ليقوي حملته و اظن ان الناس تحتشد خلفه |