kullandığınız küçük kırmızı Jaguar'ı gerçekten severdim. | Open Subtitles | ولد, وبالتأكيد لقد أحببت الجاكوار الحمراء التي كنت تستخدمها |
Kesin kullandığınız mermiler de tekrar doldurulmuş dandiklerdir. | Open Subtitles | واراهن على ان الذخائر التي تستخدمها مُزَيفه ايضاً.. |
Nasıl olur da her gün kullandığınız eşyaları alıp onları bilgisayar arayüzlerine dönüştürebilirsiniz? | TED | كيف تأخذ شيئًا عاديًا تستخدمه كل يوم وتحوله إلى واجهة حاسوبية؟ |
Cinayet aletinin üzerinde, atlarınızda kullandığınız yağın aynısından vardı. | Open Subtitles | يوجد عليه نفس الزيت الذي تستعمله على حصانك |
ve kullandığınız dile bir bakın. | TED | وأريدك أن تنظر إلى أسلوبك الذي استخدمته |
Şimdi CO2'yi bir kere yakaladığınızda onu yakalamak için kullandığınız malzemeyi tekrar tekrar geri dönüştürebilmelisiniz. | TED | والآن بعد أن جمعت ثاني أكسيد الكربون، فإنّه بإمكانك أن تعيد استخدام تلك المادة التي استخدمتها لتجمعه مرارًا وتكرارًا. |
Peki, bu işlemi yaparken kullandığınız aletler şu anda evde mi? | Open Subtitles | والآن، الأدوات التي استعملتها لاجراء تلك العمليات، أهي هنا بهذا المبنى؟ |
Allison ve bende kullandığınız biyodedektör. | Open Subtitles | جهاز الاستشعار البيولوجية الذي إستخدمته على (آليسون) وعليّ. |
Nick Townsend'ın kanı, onun üstünde kullandığınız silaha uyuyor Bay Murdock. | Open Subtitles | دماء " نيك تاونسيند " تطابق السلاح " الذي إستعملته عليه سيد " موردوك |
Bu terapi için kullandığınız kapları görebilir miyim? | Open Subtitles | هل يمكنني رؤية أحد الأكواب التي تستخدمها للعلاج؟ |
Kaygan izler en çok kullandığınız dört numarayı ön plana çıkardı. | Open Subtitles | واللطخات كشفت اكثر اربع ارقام تستخدمها بكثره |
Bölerek kullandığınız bölümlere ne diyorsunuz, "ekmekler" mi? | Open Subtitles | ماذا تسمي وحدات الخبز التي تستخدمها خبز ؟ |
Sıklıkla kullandığınız doğum kontrol yöntemini sorabilir miyim? | Open Subtitles | هل يمكنني ان اسألك اي وسيلة تحديد للنسل تستخدمها حالياً ؟ |
Diğer oyuncu sizin şu kullandığınız hayvan olmalı. | Open Subtitles | على الممثل الثاني أن يكون ذاك الحيوان الذي تستخدمه |
İneğe sembol damgalamak için kullandığınız şeyler. | Open Subtitles | كما تعلم, الشيء الذي تستخدمه, لتحرق شعارا على البقرة. |
Herşey için kullandığınız düzen aynı, değil mi? | Open Subtitles | ذالك الترتيب نفسه الذي تستعمله لكل شيء |
Ancak kurşunların aynı silahtan çıktığı polisleri vuran sizin kullandığınız silah olduğu tespit edildi. | Open Subtitles | برغم أنه تأكد يقيناً، أن الرصاصات تم اطلاقها من نفس السلاح الذي استخدمته في قتل رجلي الشرطة. |
Bu, o öldürülmeden iki gün önce kolyeyi almak için kullandığınız kredi kartının faturası. | Open Subtitles | هذه الفاتوره من بطاقتك التى استخدمتها فى شراء العقد قبل يومين من مقتلها. |
Bundan dolayı, kullandığınız kelimeler, ifşa ettiğiniz cildiniz, ...yalnızca yayın ağının uyguladığı sansür nedeniyle problemliydi. | Open Subtitles | ولهذا، فالكلمات التي استعملتها والتعري الذي قمتِ به لم تكن مشكلة سوى وفقًا للرقابة |
Kristal çekmecelerini yok ederken kullandığınız. | Open Subtitles | الذى إستخدمته لتدمير البلورات |
Başsavcı Chambers'ı zehirlemek için kullandığınız şey nerede? | Open Subtitles | الشيء الذي إستعملته لتسميم المدعي العام (تشامبرز)... -أين هو؟ |
Adam kaçırmada kullandığınız Araba türü bu mu? | Open Subtitles | أهذا النوع من السيارات تستعملها لإختطافهم؟ |
Seks amaçlı randevularınız için kullandığınız gizli kelimeleri kim hatırlamaz ki? | Open Subtitles | ومَن يُمكن أن ينسى كلمات الحيل الصغيرة التي تستخدمينها لمواعيدكما الجنسيّة. |
Lütfen bekleyin. 411 bilgi servisini kullandığınız için teşekkürler. | Open Subtitles | ـ أرجوكِ إبقي على الخط لتوصيلك . شكراً لإستخدامك معلومات 411 |
Ne tür bir teknoloji icat edebileceğimi düşünüyordum, bu teknoloji her gün kullandığınız eşyaları hackleyip onları interaktif hâle getirmeliydi. | TED | لذلك كنت أفكر في نوع التقنية التي يمكنني ابتكارها لكي أتمكن من اختراق الأشياء التي تستخدمونها كل يوم وأجعلها تفاعلية. |
kullandığınız 4 tekerlekli çarpı 3. | Open Subtitles | 12. ثلاث مرات أكثر من الـ 4 عجلات التي تقودها |
Fakat sizin tükenmez kalem için kullandığınız mürekkep değil bu. | TED | لكنني لا أعمل على الحبر الذي تستخدمونه في أقلام الكتابة خاصتكم. |
Nesnenin uzaklığı var, kullandığınız kamera ve lens var; nesneye gelen ışığın parlaklığı ve sesinizin yüksekliği var. | TED | هناك الموضوع وكم يبعد هناك الكاميرا والعدسة المستعملة كمبة الضوء النازل على الجسم و إرتفاع الصوت |