kurbanların aileleriyle buluşuyor. Sıradan geliyorlar. | Open Subtitles | انه يقابل عائلات الضحايا انهم يصلون الان |
Blake, sen ve Morgan kurbanların aileleriyle konuşun. | Open Subtitles | بلايك,انت و مورغان اذهبا و تحدثا الى عائلات الضحايا |
Eski kurbanların aileleriyle görüştüm ilk ifadelerine hiçbir şey eklemediler. | Open Subtitles | لقد تحدثت مع عائلات الضحايا السابقين و لم يكن لديهم ما يضيفوه لإفاداتهم السابقة |
İlk kriz katliamdan dört yıl sonra başladı. Atak anında, yazılı ifade vermeye ve kurbanların aileleriyle yüz yüze tanışmaya gitmek için hazırlanıyordum. | TED | بدأت النوبة الأولى بعد أربع سنوات من إطلاق النار، عندما أصبحت مستعدة للادعاءات وكان يتعين علي مقابلة عائلات الضحايا وجهًا لوجه. |
kurbanların aileleriyle konuşmalıyız. | Open Subtitles | يجب ان نتحدث مع عائلات الضحايا |
kurbanların aileleriyle konuştum. | Open Subtitles | تحدثت إلى أفراد عائلات الضحايا |
J daha gelmediğinden, kurbanların aileleriyle başlayacağız. | Open Subtitles | (جي) لم يصل حتى الآن، سنبدأ مع عائلات الضحايا |