Anlamıyorum. Kurtarıcı olduğumu söyledim. Bundan daha fazla inkar ettiğim bir şey yok. | Open Subtitles | لا أفهم، قلتُ أنّي المخلّصة و لمْ أنكر شيئاً أكثر مِنْ ذلك |
Ben Kurtarıcı'yım. Benim anı yaşamak gibi bir lüksüm yok. Benim hayatım o şekilde olamaz. | Open Subtitles | أنا المخلّصة و لا أمتلك رفاهية الحصول على لحظات، تلك ليست حياتي |
Asla güvende olmadığımın, Kurtarıcı için istediğim, hayal ettiğim gibi bir hayatın olmadığının hatırlatıcısı. | Open Subtitles | رسالة تذكير بأنّي لست بأمان أبداً وأنّ ما أردته وظننته ممكناً لمْ يكن ضمن خيارات المخلّصة |
Bir sarışın aramıyor. Kurtarıcı'yı arıyor. - Ne? | Open Subtitles | لمْ تكن تبحث عن شقراء وإنّما عن المخلّصة |
Sen artık Kurtarıcı olmayabilirsin, ama hâlâ ortalıkta bir tane var. | Open Subtitles | صحيح أنّك لمْ تعد المخلّص لكنْ ما يزال هناك مخلّص صامد |
Eminim Kurtarıcı ve Şeytani Kraliçe basit bir cehennem canavarını yenebilir. | Open Subtitles | لا ريب أنّ المخلّصة والملكة الشرّيرة قادرتان على هزيمة وحش لعين بسيط |
Ve bir Kurtarıcı olduğu sürece Yazar kötülere istedikleri şeyi veremez. | Open Subtitles | وطالما المخلّصة موجودة... لن يستطيع المؤلّف منح الأشرار ما يريدونه فعلاً |
Artık sen buradasın, Kurtarıcı'yı karanlığa çevireceğim. | Open Subtitles | بما أنّك هنا الآن سأحوّل المخلّصة إلى الظلام |
Şimdi bekle. Kurtarıcı'yı karanlığa çekmek için bana ihtiyacın olduğunu söylemiştin. | Open Subtitles | مهلاً، قلتَ أنّك تحتاجني لتوجيه المخلّصة إلى الظلام |
Yaparım, Kurtarıcı. İnan bana, yaparım. | Open Subtitles | سأفعلها أيّتها المخلّصة صدّقيني، سأفعلها |
Ellerini aşağı indir, Kurtarıcı. İkimizde blöf yaptığını biliyoruz. | Open Subtitles | أنزلي يدَيك أيّتها المخلّصة فكلانا يعرف أنّك تخادعين |
Kurtarıcı ve Anti-Kurtarıcı olmanın asıl meselesi bu değil mi? | Open Subtitles | أليس هذا هو بيت القصيد مِن المخلّصة والمعادية؟ |
Ve sinirlenmiş bir Kurtarıcı karanlığı tam da ihtiyacım olan şey. | Open Subtitles | وظلام المخلّصة الثائر هو ما أحتاجه بالضبط |
Yapabilirsin, anne. Kurtarıcı olabilirsin. | Open Subtitles | يمكنك أنْ تفعلي ذلك يا أمّي تستطيعين أنْ تكوني المخلّصة |
Bu çok etkileyici, Kurtarıcı. Küçük bir şey dışında. | Open Subtitles | مذهل جدّاً أيّتها المخلّصة باستثناء أمر واحد صغير |
Gördüğün şey hikayenin sonunun küçük bir parçasıydı, Kurtarıcı. | Open Subtitles | ما رأيتِه كان مشهداً صغيراً مِنْ نهاية حكايتك أيّتها المخلّصة |
Bu haksızlık. Yine Kurtarıcı kazandı. | Open Subtitles | هذا ليس عدلاً حتّى في هذا الوقت تنتصر المخلّصة |
Kurtarıcı'nın karımı buraya getireceğini bilmeliydim. | Open Subtitles | كان يفترض أنْ أعرف أنّ المخلّصة ستحضر زوجتي إلى هنا |
Sadece Kurtarıcı'nın başa çıkabileceği bir sorunla karşılaşacağımızı söyledi. | Open Subtitles | قالت أنّنا سنواجه مشكلة لا يستطيع حلّها سوى مخلّص |
Her Kurtarıcı'nın bir kötüye ihtiyacı vardır. Kötü Kraliçe'ye. | Open Subtitles | كلّ مخلّص بحاجة لشرّير الملكة الشرّيرة، لكن الملكة الحقيقيّة |
Eski bir Kurtarıcı'nın kıymetsiz aşkını da... halkının minicik hapishanesini de. | Open Subtitles | لا حبّاً تافهاً مِنْ مخلّص سابق ولا السجن الضئيل لقومك |