Yolumu karanlıkta arıyordum dünyevi şeylerde ve kötü şeylerde kurtuluşu arıyordum. | Open Subtitles | أشق طريقي عبر الظلام أبحث عن الخلاص بتفكير عالمي والأعمال الشيطانية |
Gençliğin İsa yolundaki kurtuluşu. | Open Subtitles | إنه كتاب يتكلم عن نهج المراهقين في الخلاص من خلال سيد المسيح. |
Ve şimdi gözlerimin önünde, herkese kurtuluşu getirecek çocuk duruyor. | Open Subtitles | والان عيني قد ابصرتا الطفل الذي سيقدم الخلاص المعد قبل انشاء العالم |
Fakat karın altındaki sönük bir ses tilkinin kurtuluşu olabilir. | Open Subtitles | لكن صوتٌ ضعيف تحت الجليد قد يكون خلاص هذا الثعلب |
Eğer sessiz kalırsanız, Yahudilerin kurtuluşu başka bir kaynaktan gelecektir, fakat siz | Open Subtitles | لأنك إن التزمت الصمت فان نجاة اليهود ستأتى من مكان أخر لكنك |
Adalet için, Paris için... ve kendi kurtuluşu için, bu benim kutsal görevimdir... bu dinsiz şeytanı ait olduğu... yere göndermek. | Open Subtitles | من اجل العدالة,من اجل باريس و من اجل خلاصها هي ..فأن واجبي المقدس هو ان ارسل هذا الشيطان |
kurtuluşu, günahlardan arınmayı, bunun sonucu olan... aydınlanmayı bile ummadan geleceği beklemiyorum. | Open Subtitles | أنا لا أنتظر المستقبل مترقبا الخلاص, الغفران و لا حتى التنوير و لو حتى تدريجيا |
Çünkü sadece ölüm ve yeniden doğuş sayesinde ölümlü insanın kurtuluşu mümkündür. | Open Subtitles | فقط من خلال الموت والإنبعاث يمكن الخلاص على يد الإنسان الفاني. |
Bu Krallığın kurtuluşu için Sibylla ile evlenmek, o kadar zor mu? | Open Subtitles | قبل أن يتلاشى الخلاص فى هذه المملكة تزوج سيبيلا |
Tam burada size kurtuluşu getiriyorum. | Open Subtitles | في النار الزاحفة في الجحيم انا اجلب لكم الخلاص ها هنا |
Geminin inşasına bağışta bulunanların kurtuluşu garantiydi. | Open Subtitles | ما الهدف ؟ الخلاص مضمون لكل من ساهم ببناء السفينة |
Merhumu bekleyen kurtuluşu bilen bizler içinse rahatlatıcıdır. Biri sorabilir: Ölüm nedir? | Open Subtitles | حلو لمن هم يعرفون الخلاص من بيننا و ينتظرون |
Bu onun kurtuluşu, hesaplaşmasıdır. İşte anlatmak istediğim hikaye bu. | Open Subtitles | هذا هو الخلاص له، إنتقامه هو القصة التي أريدها.. |
Günahlarının büyüklüğü, ruhunun kurtuluşu için gösterdiğin sadakatle karşılaştırıldığında sönük kalır. İlerideki günlerde yapacağım iyi işler. | Open Subtitles | الخلاص في تحولك يقع في المقارنة بإلتزامك بالخلاص , الجيد أنك تتقدمين |
Her sabah saat 11'de kurtuluşu getirir. | Open Subtitles | بكل صباح يصل عند الساعة11 ويحضر معه الخلاص |
Sabredin ve Tanrı'nın bugün sizlere bahşedeceği kurtuluşu görün. | Open Subtitles | ,قفوا بحزم و سوف نرى الخلاص الرب سوف يرافقكم اليوم |
Buna rağmen, Prens bir krallığın kurtuluşu için biz askerlerin hürmet ettiği bir hanımefendinin elini öptüm. | Open Subtitles | ولكني بعد ذلك قبلت يد سبب خلاص المملكة والتي هي بالمناسبة امرأة كنا قد بايعناها .. كرجال في الجيش |
Oğlum, yüce tanrı bize ruhumuzun kurtuluşu için çalışmayı emretti. | Open Subtitles | ولدي، ان الله كليّ القدرة، قد امرنا ان نعمل على خلاص ارواحنا |
Şimdi, hangisi daha önemli: Kolonimizin kurtuluşu için hayatımı adadığım çalışmam mı ki buna sizler de dahilsiniz beyler. Yoksa uykunuz mu? | Open Subtitles | ما هو الأهم , أن أنهي عمل حياتي من أجل خلاص المستعمرة |
Efendim, rahat olmayan bir vicdan bu ülkenin kurtuluşu için makul bir bedeldir. | Open Subtitles | سيدى, تأنيب الضمير ثمن زهيد من أجل نجاة هذه البلاد |
Gelecek yüzyılda insanlığın kurtuluşu bağışıklığa bağlı. | Open Subtitles | في ذلك القرن القادم، نجاة الجنس البشري ستعتمد على المناعة منه. |
Adalet için, Paris için... ve kendi kurtuluşu için, bu benim kutsal görevimdir... bu dinsiz şeytanı ait olduğu... yere göndermek. | Open Subtitles | من اجل العدالة,من اجل باريس و من اجل خلاصها هي ..فأن واجبي المقدس هو ان ارسل هذا الشيطان |