| Ve bir şekilde dünyanın en büyük kurutma makinesinin içine koymanın yolunu buldun. | Open Subtitles | وتنكنتِ بشكلٍ ما من وضعه بأكبر مجفف في العالـم |
| Komşular evden saç kurutma makinesinin sesini duymuşlar. | Open Subtitles | لقد أقر الجيران بسماعهم صوت مجفف شعر، في الساعات الـأولي من الصباح، |
| Bir keresinde onu çamaşır kurutma makinesinin zaman makinesi olduğuna inandırdım. | Open Subtitles | مرة اقنعته ان مجفف الملابس الة الزمن |
| Pekâlâ, harika. Gidelim de saç kurutma makinesinin parasını ödeyelim. | Open Subtitles | دعينا ندفع قيمة مجفف الشعر هذا |
| - Fırın ufak ve patatesleri saç kurutma makinesinin ısısıyla pişiriyorum. | Open Subtitles | ساعلي على مجفف الشعر اكثر |
Arabe 
Anglais 
Français 
Espagnol 
Allemand 
Portugais 
Turc 