Jedi'lar için gittiğimiz yerden daha kutsal bir yer yok. | Open Subtitles | الى اين نحن ذاهبون , لا يوجد مكان مقدس للجاداي |
Ramtekdi çok kutsal bir yer. Amcam ve halam her yıl oraya giderler. Onlar söz verdi. | Open Subtitles | رامتكرى مكان مقدس جداً عمى وعمتى يذهبون هناك كل عام |
Hayır, içeri giremezsin. Orası kutsal bir yer. | Open Subtitles | كلا, لا يمكنك الذهاب, إنه مكان مقدس |
Burası kutsal bir yer. Onun da bunu bilmesi gerekir. | Open Subtitles | هذا المكان مقدس , وينبغي هي أن تعلم ذلك |
Burası da diğer kiliseler kadar kutsal bir yer. | Open Subtitles | هذا المكان مقدس تماما كأي كنسية |
Evet. Curtis için kutsal bir yer sayılır. | Open Subtitles | نعم,انه نوع ما مثل مكان مقدس لـ كورتيس |
Burası kutsal bir yer. Git yoksa canın yanar. | Open Subtitles | هذا مكان مقدس ارحلي قبل أن تتعرضي للأذى |
Erkek kardeşim gibi erkekler için kutsal bir yer var... | Open Subtitles | ..إنه مكان مقدس لمن هم مثل أخي |
Bataklığın altında kutsal bir yer var... | Open Subtitles | ..... هناك مكان مقدس في المستنقع البعيد |
kutsal bir yer. | Open Subtitles | مكان مقدس ويجب أن يبقى طاهراً |
Bu ev kutsal bir yer. | Open Subtitles | هذا البيت هو مكان مقدس |
Burası kutsal bir yer ama artık darmadağın. | Open Subtitles | هذا مكان مقدس والآن دنست |
Şimdi, Angela, burası sırlarını paylaşabileceğin kutsal bir yer olduğu için, seni bizimle paylaşmaya davet ediyorum. | Open Subtitles | الآن (أنجيلا)، بما أن هذا مكان مقدس حيث من الأمان المشاركة، فأنني أدعوكِ للمشاركة معنا الليلة. |
Bu park kutsal bir yer. | Open Subtitles | هذا المنتزه, مكان مقدس. |
Burası kutsal bir yer. | Open Subtitles | هذا هو مكان مقدس. |
Burası kutsal bir yer. | Open Subtitles | هذا المكان مقدس |
Usta Ngai, burası bizim için kutsal bir yer. | Open Subtitles | سيد (ناي) هذا المكان مقدس لنا |
Usta Ngai, burası bizim için kutsal bir yer. | Open Subtitles | (سيد (ناي هذا المكان مقدس لنا |