Bir kuyruğu var. Tam da tabiatı çözdüğünüzü sandığınızda böyle bir şey oluveriyor. | TED | لديه ذيل. فما أن تعتقد أنك قد فهمت الطبيعة يحدث مثل هذا الأمر |
Beşinci bir bacak işlevine sahip aktif bir kuyruğu var. Dengesini kurmasına yardımcı oluyor. | TED | لديه ذيل فعال يعمل كرجل خامسة وتساهم في التوازن |
O, siyah beyaz kedinin kısa kuyruğu var. | Open Subtitles | ذلك القط باللون الأبيض ...والأسود لديه ذيل قصير |
Korkunla yüzleş. Burada ufak bir kuyruğu var. | Open Subtitles | واجهي خوفك ان لديه ذيل لطيف |
Ron'un spinal menenjiti ve doğuştan kalma bir parça kuyruğu var diye kendilerini çok bir şey sanıyorlar. | Open Subtitles | يظنّون بأنهم رائعين فقط لأن (رون) كان لديه ذيل بشريّ وإلتهاب سحايا شوكي |
Bak! O çocuğun kuyruğu var. | Open Subtitles | .انظر، ذلك الطفل لديه ذيل |
Kıvırcık bir kuyruğu var | Open Subtitles | لديه ذيل ملتوى |
kuyruğu var! | Open Subtitles | لديه ذيل! |