"lüks bir" - Traduction Turc en Arabe

    • فاخرة
        
    • فاخر
        
    • فاخراً
        
    • فخم
        
    • راقي
        
    Bizimle kalmak yerine lüks bir apartmanda yaşıyorsun. Open Subtitles فضلتي العيش في شقة فاخرة بدلاً من العيش في المنزل
    Garajda lüks bir araba var ama en az 10 yaşında. Open Subtitles لا حظت وجود سيارة فاخرة في المرآب ولكن عمرها على الأقل 10 سنوات
    "lüks bir daire", "Baş mühendis olarak bir iş" ve "Dünya üzerinde kendi seçeceği herhangi bir yere gidebilecek bir uçak." Open Subtitles شقة فاخرة ووظيفة كمهندس رئيس وطائرة تذهب به الى اي مكان يريد
    Bu resimde, çok yoksul mahallelerinden birini görüyorsunuz, trafiğe kapalı lüks bir bisiklet caddemiz var, ve arabalar hala çamurda. TED في هاته الصورة، ترون في أحد أفقر الأحياء، لدينا شارع فاخر للمشاة و راكبي الدراجات، والسيارات لازالت عالقة في الوحل.
    Şu anda gördüğünüz kırmızı kuyruklu bir şahin üstelik New York'ta, 5. bulvarda çok lüks bir binanın tepesinde kendine yuva yapmış bulunmakta. Open Subtitles ما ترونه الأن , هو أحد زوجين الصقور الحمر الذين تم طردهم من حواف سطح مبنى. مبنى فاخر موجود في منطقة الفيفث أفينيو
    Evimize geri dönünce lüks bir yemek yiyerek kutlayabiliriz. Open Subtitles وبوسعنا تناول عشاءاً فاخراً .. والإحتفال عندما نعود لمنزلنا
    Bir keresinde beş yıldızlı lüks bir otelde kalma şansım olmuştu. TED وذات مرة حظيت بفرصة لأن أبيت في فندق فخم وخمس نجوم
    Epeyce lüks bir restoranda onunla patlamadınız mı? Open Subtitles حسناً، ألم تفضّل الإنفجار في مطعم راقي بدلاً من
    Eşinin sarışın ve yaklaşık 40 yaşında olduğunu düşünüyoruz, kurbanlara benziyor ve lüks bir araba kullanıyor. Open Subtitles نظن ان زوجته شقراء تقريبا عمرها 40 عاما تشبه الضحايا و تقود سيارة فاخرة بأربع ابواب
    Eşinin sarışın ve yaklaşık 40 yaşında olduğunu düşünüyoruz, kurbanlara benziyor ve lüks bir araba kullanıyor. Open Subtitles نظن ان زوجته شقراء تقريبا عمرها 40 عاما تشبه الضحايا و تقود سيارة فاخرة بأربع ابواب هم من فعل ذلك بي
    Sanırım, sen de babamla birlikte Doğu Yakası'na, göklerdeki lüks bir apartman dairesine taşınacaksınız. Open Subtitles أعتقد انتي وأبي سـ تنتقلون الى الجانب الشرقي الى شقة فاخرة في السماء
    Bu süprüntüye 30 dolar verirseniz size lüks bir tur sağlayabilirim. Open Subtitles أنفق 30 دولارا على حماقة وسأعطيك جولة فاخرة
    Tebrikler, az önce çok iyi bir anlaşma yapıp kendine çok lüks bir elma aldın. Open Subtitles حسنا , مبروك لقد حصلت على صفقة رائعة .. لتفاحة فاخرة جديدة
    lüks bir yolcu gemisi ve yolcuları da çok özel. Open Subtitles بل هي سفيتة فاخرة مع قائمة ركاب حصرية جداً
    Öyle lüks bir yer değil fakat burada güvende olursun. Open Subtitles كما ترين انه ليس بشيء فاخر لكن ستكونين آمنة هنا
    Standartlara göre buraya bir şehir otobüsünün girmesi için planlamacılar, 25 metre genişliğinde lüks bir yol yapmalılardı. TED ومن أجل إحضار حافلة المدينة، وفقاً للقواعد، يرغب المخططون في طريق فاخر بعرض 25 متر.
    Uçakla Şeytan Adası'nın üstünden geçtim. lüks bir tatil yerine benzemiyor. Open Subtitles لقد طرت فوق جزيرة الشيطان لا تبدو كمنتجع فاخر
    Sen bu görünüşünle ve kibarlığınla, şık bir restoranda ya da lüks bir otelde çalışmalıydın. Open Subtitles رجلٌ بمظهرك الأنيق و سحرك لابد و أن يعمل في مطعمٍ فاخر أو في فندق فخم
    Hayatındaki adam lüks bir yat alıp ortadan kayboluyorsa yapabileceğim bir şey yok. Open Subtitles لو أن رجلاً في حياتها إشترى يخت فاخر ثم أختفى ليس هناك الكثير أستطيع فعله
    lüks bir yer. Ve Kevin kravat takmadan geldi. Open Subtitles كان فاخراً جداً وجاء بلا ربطة عنق
    Kesin biliyorsunuzdur ama bu böyle lüks bir yerde sorulacak bir soru değilmiş. Open Subtitles ربما أنتم تعرفون هذا مسبقاً لكن هذا ليس السؤال عليك أن تسأل مكان راقي عن هذا

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus