Laboratuvara göre lifler kamyon döşemesindeki liflerle aynı. | Open Subtitles | المعمل قال لنا أن هذه نفس الألياف المصنوع منها فرشة السيارة |
Kurşunun üzerindeki liflerle izlediği yol, şüphelimizin buradan ateş ettiğini gösteriyor. | Open Subtitles | مسار إطلاق النار جنبا إلى جنب مع الألياف الموجوده على الرصاصه تشير إلى أن المشتبه به |
Ve liflerle uyuşan bir BMW-X5 kullanıyor. | Open Subtitles | {\pos(190,210)}و هو يقود سيارةً من نوع " بي أم دبليو أكس 5 "وهي تتطابق عيناتِها مع الألياف |
Modern beton karışımları, güç için çelik liflerle ve çatlatmayı önlemek için su azaltıcı polimelerle güçlendirilmektedir. | TED | وتُعزَّز أمزجة الإسمنت الحديث بألياف الفولاذ لتصبح أكثر صلابة بالإضافة للماء المُقلِّص لنسبة البوليمر للحد من التصدع. |
Yüzeyi, etrafındaki UV dalgalarını çeviren mikro liflerle kaplı. | Open Subtitles | ستجدي أن سطحها مغطى بألياف دقيقة |
- Evet Dediğin gibi çelik liflerle desteklenmiş. | Open Subtitles | إنّه معزّز بألياف فولاذيّة كما قلتَ |
- Evet. Dediğin gibi çelik liflerle desteklenmiş. | Open Subtitles | إنّه معزّز بألياف فولاذيّة كما قلتَ |