Lorelai'da kurtulan olmamıştı. | Open Subtitles | لم يبقى أحد على قيد الحياة على متن لوريلي. |
Lorelai bugün üniversitede ticaret dersi alıyormuş bizi görmek için uğrayayım demiş. | Open Subtitles | لوريلاي كانت تأخذ بعض الأعمال في الكلية هذا اليوم وعزمت على رؤيتنا |
Lorelai kendini iyi hissetmiyordu, evde kalmasını önerdim ben de. | Open Subtitles | لوريلاي لم تكن تشعر بصحة جيدة لذا أقترحت عليها بأن تبقى في المنزل |
Lorelai babası hakkında sana ne anlattı bilmem. | Open Subtitles | لا أعرف مالذي أخبرتك به لوريلاي عن والدها |
Lorelai, çekici küçük otelinde işler nasıl? | Open Subtitles | إذا لوريلاي, كيف هي الأخبار في حانتك الصغيرة الساحرة؟ |
Umarım Lorelai'ın sopaları hâlâ iyidir. | Open Subtitles | أتمنى أن مضارب لوريلاي مازالت في حالة جيدة |
Lorelai Gilmore aldığı zaman hariç. O zaman mobilya altı hafta burada durur. | Open Subtitles | ماعدا عندما تقوم لوريلاي جيلمور بالشراء عندها يبقى هنا لأسابيع |
Bu da kızım Lorelai Gilmore, Çünkü ona adımı verdim. | Open Subtitles | هذه إبنتي لوريلاي جيلمور لأن اسمها بعد إسمي |
"Lorelai Gilmore, Genel Müdür." Yakında görüşürüz. | Open Subtitles | لوريلاي جيلمور, المديرة العامة, سأتكلم معك قريبا |
Lorelai gerçekten saçmalıyorsun. Kötü bir niyetim falan yok. | Open Subtitles | لوريلاي, بدأتي تكوني سخيفة حقا ليس هناك خطة شريرة قائمة هنا |
Lorelai, seninle karşılaşmak bir zevkti. | Open Subtitles | لوريلاي, لقد كان من دواعي سروري مقابلتك |