Üstelik enstruman da çalmıyorum, müzik hakkında hiçbir şey bilmiyorum. | TED | وأنا لا أجيد عزف أي آلة موسيقية، لا أعرف أي شيء عن الموسيقى. |
Ve müzik hakkında konuşmaya başladık. Ve bir kaç gün sonra Steve'den Nathaniel'in benden keman dersi almak istediğini söyleyen bir mesaj geldi. | TED | ومن ثم تحدثنا عن الموسيقى , وبعدة عدة أيام راسلت الصحفي ستيف أُخبره أن ناثانيل مهتم بدروس للعزف على الكمان معي |
Bu komik, müzik hakkında hiçbir şey bilmem. | Open Subtitles | شيء غريب . أنا لا أعلم آي شيء عن الموسيقى |
Şiir hakkında, müzik hakkında her şeyi öğrenmek istiyordun. | Open Subtitles | أردتِ تعلم كل شيء حول الشعر ، حول الموسيقى |
- Merhaba. - Bütün gün müzik hakkında konuşuyor. | Open Subtitles | يتحدّث حول الموسيقى طوال اليوم حصلت على ألبوم كيني لوجينس مستعمل |
Bak, biz sadece müzik hakkında bir konser turu istiyoruz. | Open Subtitles | انظر، نحن فقط نريد حفلاتنا أن تكون بخصوص الموسيقى و ليس حول خواتم النقاء. |
Daha önce hiç zevk almamıştım ta ki seninle karşılaşana ve radyoda müzik hakkında konuştuğunu duyana kadar. | Open Subtitles | أنّنيلَمأكنأوليهاالإهتمام.. حتى قابلتكِ، سمعتكِ تتحدثين عَن الموسيقى في برنامجكِ الإذاعيّ... |
Sizin yaşınızda müzik hakkında bu kadar büyük konuşmanızı sağlayacak ilgi nereden geliyor? | Open Subtitles | قل لي، ما يتيح لك الحديث عن الموسيقى حتى بريكوسيوسلي؟ |
Bütün gün müzik dinlemenin tadına varıyorum ve gün boyunca müzik hakkında konuşmanın tadına. | Open Subtitles | يمكنني أن أستمع للموسيقي طوال اليوم والتحدث عن الموسيقى طوال اليوم إنه فعلا شئ منعش |
müzik hakkında bildiğim her şeyi ondan öğrendim. | Open Subtitles | لذا، فكل ما أعرفه عن الموسيقى تعلمته منه. |
Görünüşe göre müzik hakkında her şeyi biliyormuş. | Open Subtitles | على مايبدو ,هو اللذي يعرف كل شئ عن الموسيقى |
Sadece müzik hakkında konuşuyorlardı ve bir şeye böyle yoğunlaşmaları başyapıtlarını yaratmalarını sağladı. | Open Subtitles | لقد تحدثوا فقط عن الموسيقى وهذا كان التركيز الذي سمح لهم ومن صنع عملهم الفني المميز |
En başta yapmam gerekeni yaptım müzik hakkında konuştum. | Open Subtitles | حسن ، فعلت ماتوجب علي فعله في المقام الأول تحدثت عن الموسيقى |
Jan, beraber bir sürü fikri tartışabileceğim biri oturup saatlerce grup hakkında, müzik hakkında konuşabiliriz. | Open Subtitles | يان هو شخص أنا يمكن أن ترتد الكثير من الأشياء قبالة ويمكن أن نتحدث لساعات عن الفرقة. حول الموسيقى. |
- müzik hakkında bir... | Open Subtitles | - أوه، أنا حصلت على بعض الأفكار حول الموسيقى... |
okul için, müzik hakkında. | Open Subtitles | للمدرسة، حول الموسيقى |
Geleneksel müzik hakkında herhangi bir şey biliyor musun? | Open Subtitles | هل تعرف أي شيء بخصوص الموسيقى التقليدية؟ |
Daha önce hiç zevk almamıştım ta ki seninle karşılaşana ve radyoda müzik hakkında konuştuğunu duyana kadar. | Open Subtitles | أنّنيلَمأكنأوليهاالإهتمام.. حتى قابلتكِ، سمعتكِ تتحدثين عَن الموسيقى في برنامجكِ الإذاعيّ... |