Oldukça güçlü. Şimdi, bu dairesel mıknatısları genişletebilirim ve ona istediğim yolu çizebilirim. | TED | الآن أستطيع تمديد هذا المغناطيس الدائري، و صنع أي مسارٍ أرغبه، |
Ama sarkaç , mıknatısları havaya kaldıran bu görünmez kuvvetleri göstermemi sağlıyor. | TED | ولكن مع البندول ، فإنها تسمح لي بتوضيح هذه القوى الخفية التي تثبت بفعل المغناطيس. |
Ruh mıknatısları da o çayın içindeydi. | Open Subtitles | أعطيتها كوباً من الشّاي، وكانت مغناطيسات الرّوح بالشّاي |
Yoksa onların, kasırga mıknatısları olduğu doğru mu? | Open Subtitles | أو هو صحيح، إنّهم حقّاً مغناطيسات إعصار؟ |
Yapılması gereken birinin içine mikroskobik ruh mıknatısları yerleştirmek. | Open Subtitles | كان فقط بحاجة إلى إعداد أحد بوضع مغناطيس مجهري بداخله |
mıknatısları çalıştırmak için dönme enerjisini kullanıyor. | Open Subtitles | إنه يستخدم دورانه لتشغيل المغناطيسان |
mıknatısları ısıtmak zorundayız ve mıknatısların ısıtılmasının, kırılmamaları için oldukça yavaş tempoda yapılması gerekiyor. | Open Subtitles | يجب عليك إحماء المغناطيسيات وإحماء المغناطيسيات يجب القيام به على وتيرة بطيئة جدا حتى لا تكسرهم |
Anti-çekim mıknatısları, manyetik alanlar, sıfır noktası enerjisi... | Open Subtitles | من الجاذبية المغناطيسية و الحقول المغناطيسية و الطاقة المعدومة |
Tüm güç mavi atomik topları ateş edelim, tüm güç kırmızı atomik topları, sümsük mıknatısları, sağ ve soldan yağdırın. | Open Subtitles | حسناً.دعونا نطلق صواريخ الجزىء الأزرق وصواريخ الجزىء الأحمر أطلقوا المغناطيس الأهوج يميناً ويساراً |
Sıvı helyum, çarpıştırıcı tüneli kuşatan mıknatısları soğutur. | Open Subtitles | الهليوم السائل يبرّد المغناطيس الذي يحيط بنفق المصادم |
400 yıl, bu süreden sonra mıknatısları tekrar şarj etmeniz gerekir. | Open Subtitles | قرابة 400 سنة، وعندها عليك أن تقوم بشحن المغناطيس .. |
Dinliyorum. mıknatısları ışımanın yönünü değiştirecek şekilde ayarladım. | Open Subtitles | لقد عدلت اتجاه المغناطيس ليوجه الأشعة في محاولة لتنفيس النظام |
Hazırız. mıknatısları bağlayabilirsin. | Open Subtitles | نحن جاهزون , يمكنك إرفاق المغناطيس |
Marketteki bütün mıknatısları satın aldım. | Open Subtitles | لقد اشتريت كل المغناطيس من المحل |
Yani bu ruh mıknatısları sen öldükten sonra bilincini Olivia'ya mı aktardı? | Open Subtitles | مغناطيسات الرّوح هذه، جذبت وعيك إلى (أوليفيا) بعد موتك؟ |
Gökkuşağı mıknatısları topluyor! | Open Subtitles | انها تجمع مغناطيسات قوس قزح |
Mağazadan buzdolabı mıknatısları aldım. | Open Subtitles | (لدي مجموعة من مغناطيس الثلاجة أحضرتها من الـ (بينش |
Aman, Teddy. Erkek mıknatısları hakkında benim de bildiğim birkaç şey ver herhâlde. | Open Subtitles | (تيدي) ، أعلم القليل عن مغناطيس الرجال صديقك قد يكون واحد من أولئك المغناطيسات |
mıknatısları çalıştırmak için dönme enerjisini kullanıyor. | Open Subtitles | إنه يستخدم دورانه لتشغيل المغناطيسان |
Birileri Faber Üniversitesi fizik laboratuvarından bütün süper iletken mıknatısları çalmış. | Open Subtitles | شخص ما سرق كل المغناطيسيات جيدة التوصيل من معمل الفيزياء جامعة فايبر |
Ayırma mıknatısları devreye giriyor. | Open Subtitles | تحميل المهام إلى المغناطيسية. |
Fakat başlangıçta bu ölçekte taşınırlık ve hareket yeteneğine bakmak için hile yapıyor ve mıknatısları kullanıyoruz. | TED | لكن من أجل تهيئة التنقل والحركة لمثل هذا الحجم من الروبوتات نقوم بالاحتيال واستخدام المغناطيسات. |