Hokey maçlarına gidemezsin çünkü suratlarına hokey topu gelebilir. | Open Subtitles | و لا يمكنك حضور مباريات الهوكي لأنّهنّ يخشينَ أن يُصيبهنّ قرص الهوكي بوجوههنّ |
Çünkü yeğenin o meme barında takılıp kızının futbol maçlarına gitmekle kalmıyormuş. | Open Subtitles | لأن ابن أخيك لا يتسكع فقط في حانة العراة فحسب و يذهب إلى مباريات كرة القدم لابنته |
Bu arada ben de 35 yaşında lise basketbol maçlarına giden tuhaf adamlardan biri olurum. | Open Subtitles | في هذه الأثناء ، سأكون أحد غريبي الأطوار.. الذين يبلغون 35 عاماً ويحضرون مباريات كرة السلة المدرسية |
Kulüp sahipleri gece maçlarına daha çok insanın geldiğini keşfetti. | Open Subtitles | الملاك وجدوا أن عدد أكبر من الناس يحضر المباريات في الليل. |
Küçükken beni Yankee maçlarına götürürdü. | Open Subtitles | أعتاد أن يأخذني لمباريات اليانكي عندما كنت صغيراً |
Artık emekli olduğuma göre... muhtemelen basketbol maçlarına gider, koça feveran ederim. | Open Subtitles | لا أعرف, الان بما اني متقاعد على الأرجح سأحضر مبارايات كرة السلة وأصرخ على المدرب |
maçlarına geliyor mu hiç? | Open Subtitles | هل ستأتي لمشاهدة لعبة لك؟ |
Neden annenin hokey maçlarına gelmesine izin vermiyorsun? | Open Subtitles | لماذا لاتسمح لأمك أن تأتي إلى مبارياتك ؟ |
Ama bira bir dolar, ...H.D.'deki pazar günü buz hokeyi maçlarına bilet veriyorlar. | Open Subtitles | حصلوا على مشروبات بقيمة دولار واحد، حضور مباريات الكرة الأميركية على شاشة ذات نقاء عالي |
Onların maçlarına giderdim. | Open Subtitles | اتمنى أن أتمكن من الدهاب لمشاهدتهم في مباريات كرة القدم |
Futbol maçlarına gittim, şantaja uğradım ve randevumda tecavüze uğradım. | Open Subtitles | وذهبت الى مباريات كرة القدم وعورضت وسرقت مواعيدي الغرامية |
Aslında düzenli olarak futbol maçlarına da katılıyormuşsun. | Open Subtitles | في الحقيقة، لقد ذهبت إلي مباريات كرة القدم بإنتظام. |
Çocukken Knicks maçlarına gitmeyi çok severdim. | Open Subtitles | عندما كنت طفلاً، كنت أحب الذهاب إلى مباريات النيكس. |
Veli toplantılarına gidin çocuklarınız futbol maçlarına portakal dilimleri getirin. | Open Subtitles | حضور اجتماعات مجلس الآباء والمعلمين احضار شرائح البرتقال لأطفال مباريات كرة القدم |
çünkü eskiden olduğu gibi yürümek yerine deplasman maçlarına banliyö treniyle gidiyorduk. | Open Subtitles | وذلك لأننا أخذنا قطارات الــ InterCity لجميع مباريات الفرق الأخرى |
Onu ava götürdün futbol maçlarına, araba yarışlarına... | Open Subtitles | مباريات كرة القدم, سباقات سيارات |
Annem beni bazı küçükler ligi maçlarına götürürdü. | Open Subtitles | لكن أمى كانت تأخذنى لبعض المباريات |
Yani onların öğle yemeklerini paketlemiyorsan ne olmuş ya da onları okula bırakmıyorsan, maçlarına gelmiyorsan, ya da hiç bir okul gezilerinde gönüllü veli olarak gitmemişsen. | Open Subtitles | إذن، ماذا لو لم تعدّى غدائهم أو تستطحبيهم للمدرسة أو المباريات أو التطوع كرفيقة فى رحلات المدرسة مثل رحلة واشنطون القادمة |
Knicks ve Sixers maçlarına gideceğim | Open Subtitles | سأحصل على تذاكر لمباريات فريقي النيكس و السايكرز |
Seni beyzbol maçlarına, gitar derslerine götürdü. | Open Subtitles | لقد أخذتك لمباريات كرة السلة لدروس الجيتار |
Onlar beyzbol maçlarına ve konserlere götürdü. | Open Subtitles | انه يذهب إلى مبارايات البيسبول وإلى الحفلات |
maçlarına geliyor mu hiç? | Open Subtitles | هل ستأتي لمشاهدة لعبة لك؟ |
Bak, futbol maçlarına falan gelemediğim için üzgünüm. | Open Subtitles | آسف لأنني لم أحضر الكثير من مبارياتك لكرة القدم |
İskambil turnuvalarına ve liseler arası çim hokeyi eleme maçlarına gidiyoruz yahu! | Open Subtitles | الذهاب لبطولات القمار ، ومباريات هوكي الملعب النهائية ؟ |
Biliyorsun, maçlarına hiç gitmedim. | Open Subtitles | فكما تعلمين، أنا لم أتواجد أبداً في واحدة من مبارياته. |