"mahvetmesine izin" - Traduction Turc en Arabe

• بأن يفسد
• أن يخرب
• أدعه يفسد
• أدعها تخرب
• أدعها تدمر
• أجعله يفسد
• تدع هذا
• تدعيه تخرب

Hiçbir şeyin bunu mahvetmesine izin vermeyeceğim.
لن أسمح ...بأيَ شيء أكرَر... أي شيء بأن يفسد ذلك

Sorun çözülmüştü ama Pike'ın her şeyi mahvetmesine izin verdin.
ثم سمحت لـ(بايك) بأن يفسد كل شيء

Ukraynalı bir puşt tarafından düğün günümde terk edilişimin Sevgililer günümü mahvetmesine izin vermeyeceğim.
أنا لن أدع أمر تركي لدى المذبح بسبب أوكراني حقير .. أن يخرب يومي بعيد العشاق

Bir çürük elmanın hapsimi mahvetmesine izin veremem.
لن أدع شخص سيئ مثله أن يخرب عليّ السجن

Senin gibi beş para etmez bir puşt için hayatını mahvetmesine izin vermem çünkü.
لن أدعه يفسد حياته بسبب شيء تافه ليس له معنى مثلك

Sırrımızı öğrendi, her şeyi mahvetmesine izin vermeyeceğim. Üzgünüm.
لقد عرفت و لن أدعها تخرب كل شيء

Edie'den gerçekten hoşlanmıştım ama hayatımı mahvetmesine izin veremem.
أنني كنت أهتم لأمر (إيدي) لكن لا يمكن أن أدعها تدمر حياتي

Eğlencenizi mahvetmesine izin vermeyeceğim, tamam mı?
لن أجعله يفسد مرحكم

Gerçekten bunun gecemizi mahvetmesine izin mi vereceksin?
هل أنت ستعمل حقا تدع هذا الخراب ليلنا؟

Geceni mahvetmesine izin verme.
لا تدعيه تخرب ليلتك

Bu güzel yaz gününü bö bö böceklerin mahvetmesine izin mi vereceksiniz?
هل ستسمحون ليوم صيفي مشمس أن يخرب من قبل بعض حشرات "بق الفراش "

Hayatımı mahvetmesine izin vermeyeceğim.
ولن أدعه يفسد حياتى

Ama hayatımı mahvetmesine izin vermem.
ولكنني لن أدعها تخرب حياتي

Edie'den gerçekten hoşlanıyordum. Ama hayatımı mahvetmesine izin veremem.
(كنت أهتم لأمر (إيدي لكن لا يمكن أن أدعها تدمر حياتي

Bunun bayramımı mahvetmesine izin vermeyeceğim.
أتعلمين, ولن أجعله يفسد عطلتي

Isabel. O adamın, hayatını mahvetmesine izin verme.
إيزابيل" لا تدع هذا الرجل يخرّب حياتك"

Gecceni mahvetmesine izin verme. Başkomiserim.
لا تدعيه تخرب ليلتك