Bu arada... eğer bunlardan bahsettiğimi bile yakalarlarsa maksimum güvenlikli bir hapishaneye gönderebilirler, ama sanırım online olmanın bir yolunu buldum. | Open Subtitles | لو علموا عنّي وأنا أتحدث عن هذه الأمور فسيرسلونني إلى سجن شديد الحراسة لكن أعتقد أنني وجدت طريقة للدخول إلى الإنترنت |
"... Burası Amerika'daki en tehlikeli suçluların konulduğu..." "... maksimum güvenlikli bir cezaevidir..." | Open Subtitles | وهو سجن شديد الحراسة يوجد به أكثر المجرمين خطورة بأمريكا، |
Charles Lucky Luciano, neredeyse on yıl boyunca suç imparatorluğunu maksimum güvenlikli bir hapishaneden yönetti. | Open Subtitles | منذ ما يقارب عقد من الزمن تشارلز لوتشيانو يدير إمبراطوريته من سجن شديد الحراسة |
Çalışanlarına penthouse katının bundan böyle maksimum güvenlikli bir hapishane olduğunu ve öyle korunacağını söyle. | Open Subtitles | أخبر طاقمكَ بأن هذه الشقة سجنٌ مشدّد الحراسة وستخضع للحراسة على هذا النحو |
Ve sen maksimum güvenlikli bir hapishanedesin. | Open Subtitles | و أنتِ في سجن مشدّد الحراسة. |
İsim yok, ama maksimum güvenlikli bir mahkum. | Open Subtitles | لا يوجد اسماء, لكنه سجين شديد الحراسة |
Çocuklar için maksimum güvenlikli bir ıslahevine gittim. | Open Subtitles | وضعوني في سجن شديد الحراسة للأحداث |
Aslında Bennett hayatı boyunca maksimum güvenlikli bir hapishanede olacaktı ama avukatı onun komorbidite diye bir hastalığı olduğunu kanıtladı ve bu yüzden mahkemeye çıkarılmadı. | Open Subtitles | بينيـت) يجب أن يكون في) سجـن شديد الحراسة مدى الحياة ولكـن محاميـه أثبت أنه لا يمكن محاكمتـه بسبب مرض يسمـــى الجنـون المشترك |