Kardeşini Manhattan'daki bir binanın lobisinde uyurken buldular. | Open Subtitles | لقد وجدوا أخاك نائماً في بهوِ مبنى للمكاتب في مانهاتن |
Zaten istediğim yerde yaşıyorum Manhattan'daki bir otelin süitinde. | Open Subtitles | .. أنا أعيش الأن بالمكان الذي أريده في جناح فندقي في مانهاتن |
45 dakika önce, aynı kart Manhattan'daki bir otel odası için kullanılmış. | Open Subtitles | قبل 45 دقيقة، تم استعمال تلك البطاقة "لحجز غرفة فندق في "مانهاتن |
Bunun sebebi tişörtlerimiz Manhattan'daki bir çift liseli kız tarafından çalınması. | Open Subtitles | هذا لان قمصاننا تمت سرقتها من قبل فتاتين فى المدرسة الاعدادية فى مانهاتن |
Hayır Manhattan'daki bir dükkandan aldım. | Open Subtitles | لا,لقد اشتريته من متجر فى مانهاتن |
Neden bu yarışmayı Manhattan'daki bir barda yapmazlar? | Open Subtitles | أنا دون أبوس]؛ ر فهم لماذا كولدن، تي عقد المسابقة في حانة في مانهاتن. |
Manhattan'daki bir satranç kulübüne gidiyordu. | Open Subtitles | في واحدة من أندية الشطرنج في مانهاتن. |
Doğru. Ben Laden ismi Manhattan'daki bir gömlekçinin adına benziyor. - Evet, biliyorum. | Open Subtitles | أصبت ، (بين لادن) يبدو كأسمٍ لخيّاط قمصان في (مانهاتن) |
800 dolar Batı Massachusetts Taksi şirketine 600 dolar da Manhattan'daki bir rehinci dükkânına. | Open Subtitles | حوالي 800 دولار لشركة (ويسترن ماساتشوستس) للأجرة و600 دولار لمحلّ رهن في (مانهاتن) |
Cole'a yapılan arama Manhattan'daki bir baz istasyonundan sinyal alınarak yapılmış. | Open Subtitles | المكالمة لـ(كول) انبعثت من برج في (مانهاتن) |
Gideon Goddard, Allsafe Siber Güvenliğin sahibi ve CEO'su 9 Mayıs saldırılarının sıfır noktası olarak görülüyordu Manhattan'daki bir barda vurularak öldürüldü. | Open Subtitles | (جيديون جودارد) مالك و رئيس شركة (أولسيف) للأمن الشبكي 5/9 الذي يعتبر البداية المسببة لهجمات تم إطلاق النار عليه و مات في حانة في (مانهاتن) |