| ÖIümcül bir virüsü maruz kalan, Masum bir kadını kurtarabileceğine inanıyorum. | Open Subtitles | أظن أنها تحمل المفتاح لانقاذ امرأة بريئة من فيروس مميت |
| İnfazından önce Masum bir kadını ve doğmamış çocuğunu öldürterek rahatlayabileceğini düşünecek tek kişi sensin. | Open Subtitles | ليظنّ أنّ قتل امرأة بريئة وجنينها سيجلب لكَ طمأنينة ما قبل إعدامكَ |
| Her türden hastam var ama sadece beni incitmek için Masum bir kadını öldüren birisi mi? | Open Subtitles | لدي كل أنواع المرضي. ولكن شخص يقتل امرأة بريئة ليقوم بايذائي؟ |
| Tamam, nasıl adlandırdığın umrumda değil. Masum bir kadını öldürdün. | Open Subtitles | أجل، لا يهمني ما تدعوه قَتلت إمرأة بريئة |
| Tek derdimiz birkaç elmas hırsızının Masum bir kadını öldürmesini engellemek. | Open Subtitles | كل ما نحاول فعلهُ هوَ حماية إمرأة بريئة من أن تقتل بسبب سرقة بعض الألماس الحقير هنا |
| Delil uydurdun, herşey kötüye gidince, başarızlığının izlerini örtmek için , ...mahkum Leon'u kullanıp,Masum bir kadını öldürdün | Open Subtitles | قتلت امرأه بريئه أخذت السجين ليون عندما كل خططك قد فشلت |
| Masum bir kadını kaçırmana izin vermektense seni HKM'ye teslim etmeyi tercih ederim. | Open Subtitles | عاجلا ام أجلا سيحولوك الى مركز السيطرة على الامراض لتمكنك من خطف امرأة بريئة |
| Silahsız, Masum bir kadını vurmandan belli. | Open Subtitles | استطيع ان اقول بالمناسبة انك اطلقت الرصاص على امرأة بريئة و غير مسلحة |
| - Evet. Beş ay boyunca Masum bir kadını içeri attık. | Open Subtitles | لخمس شهور , تركنا امرأة بريئة تتعفن في السجن |
| Masum bir kadını rehin tutuyor ve onu bulmak için yardımınıza ihtiyacım var. | Open Subtitles | إنه يحتجز امرأة بريئة رهينة، وأحتاج إلى مساعدتك لإيجادها. |
| Ödüm kopuyor aslında. Masum bir kadını dünyanın en büyük şirketlerinden biriyle karşı karşıya getirmek üzereyim ve nasıl tepki verecekleri hakkında hiçbir fikrim yok. | Open Subtitles | -إنني خائف أنا على وشك وضع امرأة بريئة ضد أحد أكبر الشركات في العالم وليس لدي أيةِ فكرة كيف سيردّون |
| Çocuklarınızdan çoğunun kaybolduğunu biliyoruz ancak Masum bir kadını öldürmek onları geri getirmez. | Open Subtitles | نعرف أنّ الكثير مِنْ أولادكم مفقودون لكنّ قتل امرأة بريئة لن يعيدهم - عودا أدراجكما، لا نريدكما هنا - |
| Masum bir kadını hapisten kurtardın, Rick. | Open Subtitles | لقد أبعدت امرأة بريئة عن السجن ريك |
| Tanrım. Neredeyse Masum bir kadını öldürüyorduk. | Open Subtitles | يا إلهي كدنا نقتل امرأة بريئة |
| Masum bir kadını öldürdün. - Ne? | Open Subtitles | لقتلك امرأة بريئة |
| Hayatını adalete adamış Masum bir kadını öldürdün. | Open Subtitles | أنتِ قتلتِ إمرأة بريئة والتي كرّست حياتها من أجل العدالة |
| Görev esnasında yaptığım şeyler oldu, çok korkunç şeyler ama hiç Masum bir kadını öldürmek istememiştim. | Open Subtitles | لقد فعلت أشياءً تحت مسمى العمل، أشياءً فظيعة لكني لم أرد قط قتل إمرأة بريئة |
| Robin Hood'un nasıl biri olduğunu şimdi görüyoruz Masum bir kadını rehine olarak kullanan, sıradan bir korkak! | Open Subtitles | لذا الآن نحن يمكن أن نرى كلنا (روبن هود) المشهور لانه في الواقع هو الجبان إستعمل إمرأة بريئة كرهينة! |
| Saygıdeğer Yargıç, bu hayvan Masum bir kadını öldürdü! | Open Subtitles | حضرة القاضي، هذا الحيوان... قتل إمرأة بريئة! |
| Masum bir kadını öldürdün. | Open Subtitles | لقد قتلت إمرأة بريئة |
| - Masum bir kadını öldürmüş gibiyim. | Open Subtitles | اشعر كما لو اني قتلت امرأه بريئه. |