"mavi gözleri" - Traduction Turc en Arabe

    • عيون زرقاء
        
    • العيون الزرقاء
        
    • عينان زرقاوان
        
    Öteki adamın uzun, sarı saçları vardı... neredeyse beyaz, ve tuhaf mavi gözleri. Open Subtitles وكان الرجل الآخر ذو شعر اشقر طويل تقريب أبيض مع عيون زرقاء غريبة
    Büyük, koyu mavi gözleri olduğunu biliyorum, bir de burnunun büyük, dudaklarının dolgun olduğunu. Open Subtitles لكني لا أستطيع رؤيتها ، أعرف بأنها كانت كبيرة و سمراء وكان لديها عيون زرقاء أنف كبير و شفاه عريضة
    Açık kumral saçları, büyük mavi gözleri ve çarpık bir gülümsemesi vardı. Open Subtitles شعر أبيض فاتح , عيون زرقاء إبتسامة ماكرة
    Sonra da çok sevdiğim o büyük, mavi gözleri gördüm ve bana şüpheyle bakıyorlardı. TED وبعدها رأيت هذه العيون الزرقاء الواسعة التي أحبها كثيرًا، تحدق فيّ بشك.
    Çünkü onların parlak mavi gözleri, örgülü sarı saçları, çınlayan sesleri, gizli ve merhametsiz bir gücü gizliyor. Open Subtitles بسبب هذه العيون الزرقاء اللامعة البريئة هذه الضفائر الشقراء هذه الأصوات الرنانة
    Altın dansçının parlak, kırmızı yeleleri, mavi gözleri ve mor benekleri vardı. Open Subtitles راقصة ذهبية ذات عرف فرس أحمر مضئ و عينان زرقاوان
    Prenses Shalala'nın mavi gözleri var ve senin yok. Open Subtitles الأميرة شالالا لديها عيون زرقاء وأنتي لا.
    daha önce bir tanesini görmüştüm uzun boylular,güçlüler ve gökyüzü kadar mavi gözleri var kırmızı gözleri olup olmadığını umrumda değil mahkum olmak istemiyor imparatorluk odasında ki metal bir kuş gibi Open Subtitles لقد رأيت واحداً من قبل لقد كان طويل ، مفتول العضلات و لديه عيون زرقاء مثل السماء
    Oldukça sarışındı mavi gözleri vardı. Open Subtitles ..كان أشقراً جداً, جداً كانت لديه عيون زرقاء
    Resme bakınca fark ettim ki, çocuğun gri mavi gözleri vardı. Open Subtitles وكما لاحظت من الصورة الفتى كان لديه عيون زرقاء ورمادية
    mavi gözleri vardı ve yıldız şeklinde küçük küpeleri. Open Subtitles لقد كان لديها عيون زرقاء وهذه الأقراط التى على شكل نجوم
    George'un açık mavi gözleri var, bulanık mavi türü. Open Subtitles إن ل " جورج " عيون زرقاء مائية ، نوع من الأزرق اللبنى
    Büyük açık mavi gözleri vardı İçinde bazen şimşeklerin çaktığı Open Subtitles لديه عيون زرقاء صافية لمعت كالبرق
    Büyük açık mavi gözleri vardı, içinde bazen şimşeklerin çaktığı, gökyüzünde... Open Subtitles لديه عيون زرقاء صافية, تبرق مثل البرق. في عاصفة...
    Kocaman mavi gözleri ve ipek gibi bir teni vardı. Open Subtitles "لديه عيون زرقاء كبيرة وبشرة جميلة حقاً.
    Ve içlerinde en zalimi Hook, unutulmaz mavi gözleri sağ elinin yerinde olan demir kancasını karnına sokup deştiği zaman her seferinde gözleri kıpkırmızı olurdu. Open Subtitles وأسوأ من كلّ ذلك هوك ذي العيون الزرقاء كأنها تقول لا تنسني يقوم بخمش بطنك بالهوك الحديدي الذي لديه
    - mavi gözleri ve geniş omuzları vardı diye eriyeceğimi sandı. Open Subtitles يفكر وانا ذاهب الى تذوب بسبب انه حصل العيون الزرقاء والأكتاف العريضة.
    Hazırladığım kimliğin fotoğrafındaki o mavi gözleri hala hatırlıyorum. Open Subtitles أتذكر هذة العيون الزرقاء من صور الهويات التي صنعتُها
    Kocaman mavi gözleri var. Open Subtitles لها عينان زرقاوان كبيرتان
    Kocaman mavi gözleri var. Open Subtitles لها عينان زرقاوان كبيرتان
    İri mavi gözleri var. Open Subtitles لديه عينان زرقاوان كبيرتان

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus