"mazlum" - Traduction Turc en Arabe

    • المستضعف
        
    • شهيد
        
    • نطلق عليه
        
    • المستضعفة
        
    Klasik film anı, mazlum kişi gerçek değerini kanıtlar ve gerçek aşkının kalbini kazanır. Open Subtitles لحظة كلاسيكية أخرى في الفيلم عندما يكتشف المستضعف قيمته الحقيقية ويفوز بقلب حبيبه الحقيقي
    Sonra mazlum olan, tahrip edici yeni bir silahı serbest bıraktı. Open Subtitles ثم أطلق المستضعف العنان لسلاح مدمر جديد.
    - Yada Yaşlı Yeller. - O bir mazlum hikayesi değil ki. Open Subtitles ـ إنهُ خردة قديمة ـ هذه ليس قصة المستضعف
    mazlum olmam gerekmiyor. Open Subtitles أنا لَستُ بِحاجةٍ إلى أَنْ أكُونَ a شهيد.
    Sen arkadaşlarınla golf oynarken ben çocuklarla eve tıkılmış olursam kendimi nasıl mazlum saymam? Open Subtitles أَعْني، كَيْفَ أنا لا أَعتقدَ نفسي كa شهيد إذا أَلتصقُ في البيت مَع الأطفالِ بينما أنت golfing مَع رفاقِكَ؟
    Ona mazlum diyoruz çünkü o daha bir çocuk, küçük bir çocuk ve Goliath büyük, güçlü bir dev. TED حسنا، نطلق عليه هذا الإسم لأنّه طفل، صبي صغير، وجالوت رجل ضخم في منتهى القوة.
    Bu mazlum Cindirella'nın inanılmaz hikayesi, ve burada, Kantmiss ve Açlık Oyunları ile ilgili şeyler peynir ekmek gibi satıyor. Open Subtitles انها قصة سندريلا المستضعفة و هذا ما يثير جنونهم يشترون البضائع مع أي و كل شيء له علاقة
    Hayır yaptığın buydu. Bir mazlum için mücadele ettin. Open Subtitles لا، بل هو ما تفعلينه تدافعين عن المستضعف
    Aslında,bu tam bir mazlum hikayesi. Open Subtitles في الواقع ، إنه محق قصة المستضعف مقنعة
    Zavallı, suistimal edilmiş, mazlum öksüz. Open Subtitles المسكين المستغل اليتيم المستضعف
    mazlum, şampiyona karşı. Open Subtitles المستضعف ضدّ البطل
    Ben mazlum değilim. Open Subtitles لَستُ a شهيد.
    Ama daha da önemlisi, ona mazlum diyoruz çünkü sahip olduğu tek şey -- Goliath'ın modern silahları var, parlayan bir zırhı, bir kılıcı, bir ciriti ve bir mızrağı var ve David'in sadece bir sapanı var. TED ولكن الأكثر أهمية، نطلق عليه هذا الإسم لأن كل ما يمتلكه -- كان جالوت مزوّدا بذلك العتاد بكل تلك الأسلحة الحديثة، درع لامع يغطي جسده بالكامل وسيف ورمح وحربة، وكل ما كان لدى الصبي هو مجرد مقلاع.
    Yeterince mazlum kalitesine sahip değilim. Open Subtitles لم أنل ما يكفي من الجودة المستضعفة

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus