Kitap satışını arttırmak için yazacağı ipe sapa gelmez şeyleri meşrulaştırmak için benim adımı kullanacak. | Open Subtitles | انها سوف تستخدم اسمي لإضافة الشرعية على أي وجهة نظر ساخرة تعتقد أنها ستبيع الكتب |
Güçlü insani dürtüleri nedeniyle hiçbir şekilde cinayetleri meşrulaştırmak istemedi. | Open Subtitles | بسبب دوافعة الانسانية القوية لم يشأ ان يضفي الشرعية على القتل |
Düğünün işlevi, birlikteliğinizi Daxamlılar'ın gözünde meşrulaştırmak olacak. | Open Subtitles | اذا الزفاف سوف يمنح الشرعية "في عيون الشعب "داكساميت |
Sadakat, güçlüler tarafından el üstünde tutulan, zayıflar tarafından da zayıflıklarını meşrulaştırmak için yüceltilen, abartılmış bir erdem John. | Open Subtitles | الولاء هو فضيلة مبالغاً فيها، جون يناصرها الحمقى يستخدمها الضعفاء لتبرير ضعفهم |
Böylece Afrikalıların biyolojik açıdan "aşağı" olduklarını ve köle olarak gönderildiklerini ileri sürerek bu teoriyi meşrulaştırmak için büyük çaba sarfettiler. | TED | مما دفعهم للزعم أن الأفارقة كانوا أقل شأنا من الناحية البيولوجي و أنهم خلقوا لكي يكونوا عبيداً وقد بذلت جهود كبيرة لتبرير هذه النظرية |
Neyi meşrulaştırmak? | Open Subtitles | الشرعية لأجل ماذا ؟ |
meşrulaştırmak mı? | Open Subtitles | الشرعية |
Ama bazı mezunlar bunu mezuniyet sonrası yaptıkları oldukça illegal anlaşmaları meşrulaştırmak için kullandılar. | Open Subtitles | لكن بعض الخريجين قاموا بإستخدام تلك الخوارزميات في حياتهم ما بعد الجامعية لتبرير قيامهم ببعض التعاملات التجارية المشبوهة |
Köylüleri öldürmeyi meşrulaştırmak için. | Open Subtitles | لتبرير قتل القرويين. |
Seri katiller, yaptıklarını meşrulaştırmak için anormal mantıklar geliştirir. | Open Subtitles | {\pos(192,210)} يكوّن القتلة المتسلسلون غالباً تسويغات مدروسة لتبرير أفعالهم. |
Bence James Frey'in yoğun bir felsefe geliştirmiş olmasının kendi fiyaskosunu meşrulaştırmak amacıyla olduğunu varsayabiliriz. | Open Subtitles | ..اعتقد أن ( جيمس فري) ..كون فلسفة عميقة لتبرير فشله الذريع في كتابه ، الا تعتقد ذلك؟ |
Gerçek cihadı, faşist İslamcıların yansıttığı bu dalalet ile karıştırdım -- bu insanlar, güce, otoriteye ve dünya üzerindeki kontrole duydukları tutkuyu meşrulaştırmak için cihat fikrini kullanıyorlardı: Günümüzde El-Kaide, İslam Devleti ve diğerleri gibi faşist İslamcı grupların sürdürdüğü bir sapkınlık. | TED | خلطت بين الجهاد الحقيقي وبين هذا الانحراف كما يقدمه هؤلاء الفاشيون الإسلاميون -- هؤلاء الناس الذين استعملوا فكرة الجهاد لتبرير لهفتهم على القوة والسلطة والتحكم في الأرض: انحراف مستمر إلى اليوم من طرف الجماعات الإسلامية الفاشية مثل القاعدة، والدولة الإسلامية وغيرها. |