Teri, bilgisayar programıyla Melissa'nın resmini değiştirecek,.. | Open Subtitles | باستخدام برنامج كمبيوتر, تيري تستطيع جعل صورة ميليسا تتقدم بالعمر بحيث نستطيع |
Melissa'nın dediği gibi kocası vurulduğunda ayakta olsaydı kan, giriş yarasından kemere akardı. | Open Subtitles | إذا زوجِها كَانَ يَنْهضُ، مثل ميليسا قالتْ، عندما هو ضُرِبَ، الدمّ كَانَ سَيُقطّرُ أسفل مِنْ جرحِ الدخولَ |
Melissa'nın, prenses kıyafetini ve pembe şampanyayı hazır yiyecek ve buzlaşla değiştirmesi sence de garip değil mi? | Open Subtitles | ألا تعتقدين أنه من الغريب أن تستبدل ميليسا حياة الأميرات بالتجول في أسواق المواد الغدائية ؟ |
Siz Melissa'nın annesisiniz, afedersiniz tanışmamıştık | Open Subtitles | انتي والدة ميلسا, اعتذر لم نتقابل قبل الان. |
Melissa'nın sınıfta çizdiği resim hakkında konuşuyorduk. | Open Subtitles | لقد كنا نتكلم عن الصورة التى رسمتها ميلسا فى الفصل اليوم |
Bir tanesi, Melissa'nın kıdemli erimizle birkaç hafta önce tanıştığını söyledi. | Open Subtitles | واحده منهم أخبرتنى أن مليسا قد قابلت عريفنا البحرى منذ عده أسابيع |
Bence Melissa'nın yüzü çok fotojenik. | Open Subtitles | شخصياً اظن بأن ميليسا لديها الوجه الأفضل في الصور |
Melissa'nın bize işkence yaptığını düşündüğümüz zamanları hatırlıyor musun? | Open Subtitles | هل تتذكرين عندما إعتقدنا أن ميليسا تقوم بتعذيبنا ؟ |
Neyse, o bebeği ne zaman Melissa'nın yanında görsem ona kimin bakması gerektiğini sorgusuz sualsiz görüyorum. | Open Subtitles | على كل حال كلما أرى الطفل مع ميليسا ليس هناك شك في أنها سترعاها أكثر مني |
Hala Melissa'nın neden bana yalan söylediğini anlamaya çalışıyorum ve arkadaşlarımın bana ihtiyacı varken neden bana engel olduğunu? | Open Subtitles | لازلت احاول ان افهم لماذا انت و ميليسا تكذبون علي وتحاولون منعي من العوده بينما اصدقائي يحتاجونني؟ |
Melissa'nın kesinlikle Charlotte salınmadan geri döndüğü. | Open Subtitles | هل كانت تلك ميليسا كانت بالتأكيد بالخلف قبل خروج شارلوت |
Doğru olsa bile, bu Melissa'nın Charlotte'ın ölmesini istemesi için bir sebep değil mi? | Open Subtitles | حسناً، حتى لو كان ذلك صحيح ذلك ليس بآكثر من سبب بأن ميليسا ارادت شارلوت ميته؟ |
Melissa'nın düşündüğümüz kadar iyi biri olmadığını söyledi. | Open Subtitles | لقد قال أنه لا يعتقد أن ميليسا لطيفة كما تعتقدين أنتِ أتقصد ميليسا صديقتي؟ |
Geçenlerde Melissa'nın kafasından bir kurşun çıkardık. | Open Subtitles | تَعافينَا مؤخراً a رصاصة مِنْ رئيسِ ميليسا. |
Melissa'nın anlattıklarıyla tutmuyordu. | Open Subtitles | هو لَمْ يُجاري فوق بحسابِ ميليسا. |
Bunun sayesinde Dorn'un Melissa'nın evinde olduğunu ispatlarız. | Open Subtitles | هذا ما يثبت وجود دورن في بيت ميليسا |
Hatta Max'in benim üzerime koyun, sonra da Melissa'nın üzerine dağ sıçanı fırlatmasından bile kötü. | Open Subtitles | انه أسوأ حتى من تلك المره التي رمى فيها "ماكس" غنمة على "ميون" في نفس اليوم الذي رمى جرذاً على "ميليسا" |
Evet, Amy. Bu Melissa'nın. | Open Subtitles | نعم ايمي , هذا ميلسا |
Ben Sarah Norman, Melissa'nın annesi. | Open Subtitles | هذه سارة نورمان والدة ميلسا |
Sarah Norman, Melissa'nın annesi. | Open Subtitles | انا سارة نورمان, والدة ميلسا |
Melissa'nın üzerinde bunu kullanmıştın. Bunu gücünü arttıran bir mercek olarak düşün. | Open Subtitles | "هذه ما إستخدمتيهِ على "مليسا فكري بها على انها العدسة |
Ona Melissa'nın geldiğini söyle. | Open Subtitles | فقط، فقط أخبره أن "مليسا" هنا. |