Mesajımızın medyada duyurulması konusunda çok şanslıydık. | TED | وحالفنا الحظ كثيرًا من حيث وصول رسالتنا إلى الإعلام. |
Genelkurmay'ın birini göndermiş olması dahi umut vaadedici, ama Mesajımızın ona ulaştığından emin olmalıyız. | Open Subtitles | وحقيقة أن المدير أرسل شخص تعطينا الأمل ولكن يجب أن نتأكد من أن رسالتنا ستصل غليه |
Mesajımızın ulaşmadığı bir sürü insan var. | Open Subtitles | هناك العديد من الذين لم يسمعوا بعد رسالتنا. |
Beni mutlu eden, en başta, Mesajımızın anlaşılması için dünyanın etrafında yakıtsız gitmek zorunda kalacağımızı düşünmemdi. | TED | ان ما يرضيني كثيرا الان اني ظننت في البداية انه يتوجب علينا الطيران حول العالم بدون وقود لكي نجعل رسالتنا تسمع من قبل الجميع |
Seçmenlerimiz Mesajımızın karmaşık olduğunu söylüyor. | Open Subtitles | تقول الإستطلاعات بأن رسالتنا مربكة. |
Mesajımızın Wilby'ye ulaştığından emin misin? | Open Subtitles | مُتأكد من وصول رسالتنا لـ (ويلبي) ؟ |