Sanki üç günlük balık seyahatine çıkmış, sonrada Meyan kökü yemiş gibi... | Open Subtitles | ماذا؟ كانه إستمر ثلاثة أيام في صيد سمك، ثم أكل عرق سوس |
Ölü vücutların birkaç yüzyıl sonra kırmızı Meyan köküne benzediğini biliyor muydun? | Open Subtitles | أتعلم أنه بعد مئة سنة أجساد الموتى تتحول لعرق سوس ؟ |
Darth Vader, ninjalar, babamın şekline sokmaya çalıştığım birkaç Meyan kökü. | Open Subtitles | دارث فيدر, النينجا و عرق سوس اسود كنت أحاول جعله على هيئة أبي |
ekmek kabuğu, kırmızı biberü Meyan kökü ve kahve. Çelişkiyi şimdiden görebiliyorsunuz. | TED | القشور، والفلفل الأحمر ، عرق السوس والقهوة. يمكنكم على الفور ملاحظة التناقض. |
Bunlar Meyan kökünden yapılan ve ayak şeklinde şekerlemelerdi. | TED | أساسًا هي عبارة عن قطع صغيرة من عرق السوس المالحة في شكل قدم. |
Sodanın içine Meyan kökü karıştırıp içerdim. | Open Subtitles | كنت أشرب علبة كاملة من صودا البرتقال عبر قطعة من العرقسوس الأحمر |
Meyan kökü glycyrrhizin içeriyor, o da böbrek aktivitesine engel olur. | Open Subtitles | وعرق السوس يحتوي على خلاصة العرقسوس والتي يُمكن أن تتداخل مع وظيفة الكلى. |
Meyan kökü hep favorim olmuştur. | Open Subtitles | أنا كُنْتُ متحيز دائماً إلى العرقِ سوس. |
Charlton Heston Meyan kökü yiyor. | Open Subtitles | انظر إلى ذلك تشارلتن هيستون أكل عرق سوس |
Baksana, Meyan kökü gibiyim. | Open Subtitles | انظر , انا مثل العرق سوس , ناظر |
Biz evlenmiştik. Geneva Gölü'nün kıyısında, Meyan kökünden yüzüklerle... | Open Subtitles | كان هناك احتفال صغير وعرق سوس و خواتم |
Meyan köküne ihtiyacım var güzelim. | Open Subtitles | اسمعي يا عزيزتي, أحتاج إلى عرق سوس |
Tüm arkadaşlarına Meyan şekeri var de. | Open Subtitles | هل تعرف، اخبر كل أصدقائك عندنا عرق سوس أسود. ها! |
- Neyi? - Meyan kökünü. - Bluzcu adam verdi. | Open Subtitles | هذا العرق سوس من رجل الملابس |
Bir kötü haber de benden. Meyan kökü bitmiş. | Open Subtitles | حسناً، لديّ المزيد من الأنباء السيئة، نفد عرق السوس من آلة البيع |
Bana Meyan kökü alın, size bir öpücük vereyim. | Open Subtitles | اشتروا لي بعضا من عرق السوس وسأعطيكم قبله. |
Güzel yiyeceklerimiz var. Meyan kökü iğrenç. | Open Subtitles | لدينا مقرمشات لذيذة بدلاً من عرق السوس المقزِّز |
Yasak meyve. Şeytanın Şekeri. Siyah Meyan kökü. | Open Subtitles | الفاكهة المحرمة، حلوى الشيطان، عرق السوس الأسود |
Meyan şekerinden bayağı bir şikayet aldık. | Open Subtitles | نحن نحصل على الكثير من الشكاوى حول عرق السوس الأسود. |
Gerçekten Meyan köklü şekeri mi yediniz? | Open Subtitles | هل أكلتم كل حلوى العرقسوس بجد؟ |
O kase içindeki Meyan köklü şeker için aynı yoldan geri dönmüştüm. | Open Subtitles | يارجل، تعلم أنّي عدت لأتناول "العرقسوس" |