"meyve suyu" - Traduction Turc en Arabe

    • عصير
        
    • العصير
        
    • عصيراً
        
    • عصيرا
        
    • العصائر
        
    • العصيرِ
        
    • عصائر
        
    • عصيرًا
        
    • بعصير
        
    • شراب الفاكهة
        
    • وعصير
        
    • للعصائر
        
    • عصيري
        
    Parçacık olmasın. Parçacık, meyve suyu değildir. Hepsi, meyve suyu olsun. Open Subtitles أكره اللب , اللب ليس عصير اريد عصير فقط حسنا ؟
    Bir bira bir de... meyve suyu içmeyeceksin, değil mi? Open Subtitles بيرة رجاءً روي, ومااستطيع تقديمه لك ليس عصير التوت البري
    Bir şey ister misin? meyve suyu, çay veya süt falan? Open Subtitles هل آتي لكِ بأي شيء عصير أو حليب أو بعض الشاي؟
    destekçiler haline geldi. Hatta meyve suyu durakları bile kurdular. TED مشجعين على جانب الطريق. بل أيضاً وقفو عند أكشاك العصير.
    Evet, meyve suyu ve tahıllarını ye. "Hoşça kal, baba." de. Open Subtitles من الافضل ان تاكل الفطار وتشرب العصير قل لابيك الى اللقاء
    O meyve suyu makinesi annemin nişanlısının tek gelir kapısıydı. Open Subtitles آلة عصير البرتقال تلك كانت مصدر الدخل الوحيد لخطيب والدتي
    Bu yedi gazlı içeceğe ek olarak su ve meyve suyu getirdiğim zaman, işte o zaman üç tane seçim şansına sahip olduklarını algıladılar-- meyve suyu, su ve gazlı içecek. TED وعندما اضفت الماء .. او العصير الطبيعي الى السبع انواع قالوا انها اصبحت 3 خيارات عصير .. ماء .. مياه غازية
    Şu küçük meyve suyu paketlerini bilirsin ya kalay folyodan yapılan, hani içmek için pipet sokarsın? Open Subtitles أتعرفين علب عصير الفواكه الصغيرة الطازجة تعلمين تلك المصنوعة من رقائق المعدن مع قشة صغيرة فيها لفتحها؟
    Eve döndüğüm zaman meyve suyu olsa iyi olur Open Subtitles من الأفضل أن يكون هناك عصير عندما أعود للمنزل
    Bakalım çift koşu mu, yoksa meyve suyu mu? Open Subtitles هيا بنا سواء انشطرت لنصفين او اصبحت عصير
    meyve suyu, kahve ve diğer lezzetli şeyler tepside. Open Subtitles يوجد عصير وقهوة وخلافه على الطاولة المتحركة هناك
    Bir meyve sıkacağı alıp, meyve suyu içip, kilo vermeliyim. Open Subtitles يجب أن أحصل عليها ، يجب أن أشرب عصير لكيّ اخسر الوزن
    - Olur. Eğer istersen meyve suyu ya da su var. Open Subtitles هناك عصير أيضاً إذا كنتي تفضلين ذلك أو ماء
    Bekar erkeklerin V8 meyve suyu ile olayı ne? Open Subtitles ما هو القاسم المشترك بين الرجال العزاب و عصير ٌ في 8 ٌ ؟
    Tamam. Piyanonun üzerine meyve suyu kutusu konmayacak dememiş miydim? Open Subtitles اجل هذا صحيح،ماذا اخبرتك عن وضع علب العصير فوق البيانو
    Yatırmadan 15 dakika önce ona balık kraker ve meyve suyu verirsin. Open Subtitles قبل ذلك بربع ساعة ضعيها فى السرير أعطيها بعض والبسكويت وبعض العصير
    Bence biraz meyve suyu içelim. Her zaman sinirlerimi yatıştırmıştır. Open Subtitles ربما يجب أن نشرب بعض العصير هذا دائماً ما يُهدئني
    Sahibinin beyaz halısına meyve suyu döküp az kalsın bebeğini öldürüyordu. Open Subtitles سكبت العصير على سجادة المالكة البيضاء و كدت أن أقتل ابنها.
    Hayır. Biraz meyve suyu içeceğim. Bu sabah kahvaltıda yeni adamı aldım. Open Subtitles كلا، سأشرب عصيراً فقط وعدت أحد المستجدين لدينا بتناول الإفطار معه
    Daha fazla meyve suyu ya da başka bir şey isteyebilirsiniz. Open Subtitles ،تريد عصيرا من الفواكه ...البانش أو أي شيء آخر سوف نحضره لك اطلب فقط
    Belki de kalorisiz meyve suyu karışımları için kendinizi açlıktan öldürebilirsiniz. Open Subtitles ربا تقوم بتجويع نفسك باستخدام بعض العصائر المخترعه الخاليه من السعرات
    Şu an canım meyve suyu istiyor. Open Subtitles في الوقت الحالي أنا أريدُ بعض العصيرِ فحسب
    bu yöntem şarap hatta meyve suyu üretiminde dahi kullanılır TED كما ان هذا ينسحب على عصائر الفواكه
    Üniversite sınavında 1560 tutturan birinden meyve suyu ister misiniz? Open Subtitles أتودّين عصيرًا من شخص حصل على 1560 في اختبار الكفاءة الدراسية.
    meyve suyu bana yeterdi. Open Subtitles كنت لأرضى بعصير التوت البري فحسب
    meyve suyu. Open Subtitles هذا شراب الفاكهة
    Yüksek fruktozlu mısır şurubu, meyve suyu, ham şeker ve bal da öyle. TED كذلك حال شراب الذرة عالي الفركتوز وعصير الفواكه والسكر الخام والعسل.
    Bu egzersiz odasında küçük bir buzdolabı olması lazım, içine meyve suyu ve diğer sağlıklı şeyleri koyarız. Open Subtitles الأن، غرفة التمرينات يجب أن يكون بها ثلاجة صغيرة للعصائر والأشياء الصحية الأخرى
    meyve suyu bardağıma buz istemedim. Open Subtitles و لا أريد، ثلج في عصيري.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus