Öncelikle, Gazze şeridindeki molozları topladık. | TED | في أول الأمر، جمعنا الأنقاض من كل أنحاء قطاع غزة. |
Eve döndüğümüzde molozları süsleyelim. | Open Subtitles | ربما عندما نعود إلى المنزا ينبغي أن نزين الأنقاض |
Tadilat işleri oluyor, molozları oluyor. Onlar için çuval ihtiyaçları var. Hani onların da var. | Open Subtitles | يوجد عندهم كثير من الأنقاض ويحتاجون للمكانس |
Çocuklar, sizden uçağın tekerleğinin etrafındaki molozları elinizden geldiğince kaldırmaya odaklanmanızı istiyorum. | Open Subtitles | يا جماعة ، أريد منكم أن تصبوا كامل قواكم لتزيحوا أيا من الأنقاض بقرب عجلات الطائرة |
Çöküntünün altında kocamı bulmuşlar. Kurtarmak için molozları kazıyorlar. | Open Subtitles | إنهم يخرجون زوجي وجدوه في الأنقاض |
- Evet, efendim. Ackerman Park'ın güneyindeki yarığı koruyan paralı askerleri haklayıp molozları patlatırsak, on kişinin sığacağı büyüklükte bir gedik açabiliriz. | Open Subtitles | نوقف تدفق حراس المرتزق جنوب حديقة (أكميران) نُفجر الأنقاض ونحصل على حفرة تكفي لإخراج 10 كل مرة |
Şu molozları temizleyin! | Open Subtitles | ارفع تلك الأنقاض! |