Moskova'ya futbol maçı için gelmiş biriyle tanıştım İtalyanlardan birini görmüş. | Open Subtitles | إننى أعرف أحد جاء إلى موسكو من أجل لعبة كرة القدم |
Olaylar yatışınca, Doğu Alman iktidarı Moskova'ya doğru yola çıktı. | Open Subtitles | بعد السيطرة على الموقف انطلق حكّام ألمانيا الشرقية إلى موسكو |
Porgy ve Bess'i seslendirmek için Moskova'ya giden bir Amerikan operasıyla ilgiliydi. | Open Subtitles | كان عن مغنيان أوبرا , ذهبوا الى موسكو لتأدية بورجى و باس |
Kitap fuarı bitmeden Moskova'ya gelip seninle tekrar görüşecekmiş. | Open Subtitles | سيقوم بزياره خاصه الى موسكو اثناء معرض الكتاب لمقابلتك |
- Eşiniz Moskova'ya gider mi? | Open Subtitles | ماهو شعورك تجاه روسيا زوجك سوف يذهب لموسكو |
Yakında Moskova'ya döneceksin, orada hava daima temizdir. | Open Subtitles | قريبا سنكون مجددا في موسكو والهواء صافٍ دائما |
Bir sürü telgraf çekti, telefonla aradı ve hatta Moskova'ya bile gitti. | Open Subtitles | أرسل برقيات عديدة وأجرى مكالمات هاتفية حتى أنه ذهب إلى موسكو بنفسه |
İlk başta işler epey kolaydı. British Airways ile Moskova'ya uçtuk. | TED | في البداية، كان من الحكمة جداً، الطيران عبر الخطوط الجوية البريطانية إلى موسكو. |
Moskova'ya giderken birşey bıraktı. | Open Subtitles | يوري .. عندما رحلوا إلى موسكو كانت قد تركت شيئا هنا |
Beni Moskova'ya götürüp, hayvanat bahçesinde bir kafese kapatabilirler. | Open Subtitles | سيذهبون بي إلى موسكو و يضعونني في قفص حديقة الحيوانات |
Gizli Servis'te iki yıldır Moskova'ya ve oradan Bilyarsk'a ajan hattı üstünde çalışıyoruz. | Open Subtitles | نحن فى اجهزة الإستخبارات السرية كنا نعمل على أنبوب النفط المؤدى إلى موسكو وبيلياريسك, منذ سنتين |
Omuzunda Volgalı kayıkçı, Moskova'ya yürüyor. | Open Subtitles | وإمتداد آخر. وعلى كتفِه لفولجا السفّان، يَسِيرُ إلى موسكو. |
Dante Cuma günü Moskova'ya geliyor. Bir evde kalacak. Adresi bu. | Open Subtitles | دانتى قادم الى موسكو يوم الجمعه هو بيستلف الشقه دى |
Üç gün evde kalıyor. Sonra 203 dolarlık banka hesabıyla alınan 1.500 dolarlık biletle Moskova'ya gidiyor. | Open Subtitles | ثم , بتذكرة قيمتها 1,500 دولار من حساب مصرفي رقم 203 , ذهب الى موسكو |
Açıklanamayan bu doğaüstü olay Moskova'ya doğru gidiyor. | Open Subtitles | انه مؤكد, الظاهرة الغريبة وصلت الى موسكو |
Azizlerle aynı adı taşıyan iki adam dün Moskova'ya geldi. | Open Subtitles | رجلان بأسماء قديسين سافروا بالامس الى موسكو البارحة |
Sen gittikten hemen sonra ayrildi. O günden beri Moskova'ya hiç dönmedi. | Open Subtitles | غادر بعدكم بوقت قصير ولم يعد لموسكو منذ ذلك الحين |
Bu açıklama Moskova'ya yaptığı barış ziyareti sırasında geldi. | Open Subtitles | لقد اعلن عن ذلك خلال زيارتهُ لموسكو و توقف ليضع الزهور |
Moskova'ya gitmenizin tek yolu bu. | Open Subtitles | هذه هى الطريقه الوحيده التى ستجعلك تذهب لموسكو |
Eski meslektaşlarımızdan ikisi şimdi Moskova'ya çalışıyor. | Open Subtitles | إثنان من زملائنا متقاعدان ويعيشان الأن في موسكو |
Moskova'ya tekrar hoş geldin. Kitap fuarı için mi? | Open Subtitles | مرحبا بك فى موسكو مجددا مرحبا بك فى معرض الكتاب |
Moskova'ya gidiyorsun. Komünizm için atan kalbe. | Open Subtitles | انتِ ذاهبة الي موسكو قلب الشيوعية النابض |
Dostum, seni Moskova'ya hangi rüzgar attı? | Open Subtitles | صديقي العزيز ، ماذا تريد أن أجلب لك من موسكو ؟ |
Jetler Moskova'ya bomba yagdirmak için yapildi, Fransiz yemegi için degil. | Open Subtitles | الطائرات معدة لتسقط قنابل على موسكو |