Cilia (tüycükler) adı verilen bu yapılar aslında mukusu akciğerden dışarıya taşıyor. | TED | هذه الهياكل تسمّى أهدابا، وهي قادرة على تحريك المخاط نحو خارج الرئة. |
Bunlar sabit dalga hareketi tarafından mukusu hareket ettiren mikroskopik teller. | Open Subtitles | هذه خطوط مجهرية التي تحرك المخاط من قبل الحركة المستمرة للموجة |
Mukus partikülleri, virüsleri, olası alerjenleri temizler. Ve bu ufacık cilia hareket ederek mukusu dışarı taşır. | TED | المخاط يحبس الجزيئات و الفيروسات و المواد التي قد تسبّب الحساسية و هذه الأهداب الصغيرة تحرّك و تخرج المخاط من الرّئة. |
Ama mesela, zarar gördüklerinde; diyelim ki sigara dumanından, doğru düzgün çalışamazlar ve mukusu tamamıyla dışarı atamazlar. | TED | في حال تضرّرها، بسبب التّدخين مثلا، لن تتمكّن من العمل كما ينبغي، و لن تتمكّن من اخراج المخاط. |
Hormonlar, spermlerin ilerleyişini durduran mukusu yumuşatıyor ve o ana dek bir engel oluşturan mukusu kimyasal bir ip merdivene dönüştürüyorlar. | Open Subtitles | الهرمونات تميّع المخاط الذي يسد طريق المني.. محوّلة إياه بعبقريّة من حاجز إلى حبل تسلّق كيميائي. |
- Evet, mukusu inceledim ve içinde canlı kan hücreleri buldum. | Open Subtitles | أجل،لقد قمت بمعالجة المخاط و عثرت على خلايا دم حية في الداخل |