En çok kimin yardımına ihtiyacın var, John mu Mycroft mu? | Open Subtitles | مساعدة مَن التي تحتاج إليها أكثر جون أم مايكروفت ؟ |
"Bruce-Partington Planları; Andrew West ölümüyle ilgili bir gelişme var mı? Mycroft" | Open Subtitles | حسناً، مايكروفت يظن بأنه يوجد لقد قام بمراسلتك ثمان مرات |
Mycroft, isimsiz müşterilerle çalışmam. | Open Subtitles | مايكروفت إنني لا أعمل لعميل مجهول الهوية |
Bildiğiniz gibi Mycroft'la bir geçmişimiz var. | Open Subtitles | ويهرب مع كلتا ذراعيه بالعودة لمايكروفت ولي كما تعرف |
Öncelikle, ben deli değilim. Mycroft'u tanıdığın hakkında yalan söyledin. | Open Subtitles | اولا، انا لست مجنونة لقد كذبت حول معرفتك لمايكروفت |
Ama Mycroft'u benim gazabımdan korumak için dün akşam hakkında yalan söylediğinden endişeliyim. | Open Subtitles | فقط قلقت حول كذبك بخصوص امسيتك لكي تحمي مايكروفت من غضبي |
Mycroft hakkında konuştuğumdan beri çok normal görünüyorsun. Daha fazla taciz bekliyordum. | Open Subtitles | منذ أنا أخبرتك عن مايكروفت توقّعت مضايقة أكثر |
Mycroft bir suçlu değil, ama burada hoş olmayan bir şeyler oluyor. | Open Subtitles | مايكروفت ليس مجرم لكن هناك شيء يجري في الخفاء |
Mycroft'u kendim bulursam, size söz veriyorum, ilk bilen teşkilat olacak. | Open Subtitles | يجب أن أتكهّن مكان مايكروفت لوحدي، أعدك بذلك الوكالة ستكون اول من يعلم |
Geçen gün haklı olarak Mycroft'a kızgındın ama sonra bu sabah seni onun yatağında buluyorum. | Open Subtitles | قبل أيام كنت غاضبة تماما من مايكروفت وبعد ذلك، هذا الصباح |
Mycroft babamın vakıf işlerinden birinin sözde başındaydı ve sanıyorum ki kaçışını hazırlamak için oradan biraz para almış. | Open Subtitles | مايكروفت الرئيس الإسمي لأحد منظمات أبّي الخيرية و نعتقد بأنّه سحب بعض المال خارج حساباتهم |
İtiraf etmeliyim ki, Mycroft beklediğimden çok daha iyi bir şekilde ortadan kayboldu. | Open Subtitles | يجب أن أعترف، مايكروفت إختفى بشكل عملي أكثر مما اعتقدت |
Meğerse, Mycroft Holmes hakkında hiç bir şey bilmiyormuşum. | Open Subtitles | ظهر أني لا أعرف شيء تقريبا حول مايكروفت هولمز |
Mycroft size telefonda babamızın ganimetinden büyük bir para kazanmak için konuşmaya geleceğimizi söylemiş olmasına rağmen, bunun için burda değiliz. | Open Subtitles | نحن لسنا بالرغم من الذي أخبرك به مايكروفت على الهاتف المجيئ للتكلم حول وضع ايداع كبير |
Mycroft'un Diogene'i taşımayı planladığını hatırlıyor musun? | Open Subtitles | هل تتذكر بان مايكروفت حاول تغيير موقع داياجونيز؟ |
Ve, açık olmak gerekirse, Mycroft'un yaptığım işi diğer insanlara söylemek gibi talihsiz bir alışkanlığı varmış. | Open Subtitles | وكي نكون عادلين، مايكروفت كانت له عادة مؤسفه في اخبار الاخرين عن عملي |
Iıı, Mycroft'la beraber çalışmaya nasıl başladınız? | Open Subtitles | اذن كيف بدأتما انت و مايكروفت العمل معاً ؟ |
Araba da, inanmazsın ama, Mycroft Holmes'unmuş. | Open Subtitles | تعود إلى أتصدق لمايكروفت هولمز |
Mycroft'a bir mesaj iletmesini istedim. | Open Subtitles | طلبت منه ان يوصل رسالة لمايكروفت |
Sherlock, bunu Mycroft'a vermek zorundayım, artık hükümetin... | Open Subtitles | (شارلوك) على أن أعيدها (لمايكروفت) هي تعود للحكومة الآن |