Şanslısınki hala nefes alıyorsun, kuşkusuz yürüyebiliyorsun. | Open Subtitles | أنت محظوظ لأنك مازلت تتنفس تبدو قادرا على المشى بمفردك |
damarlarına zehir koymuşsun, fakat şimdi tekrar nefes alıyorsun, | Open Subtitles | لقد وضعت السم فى عروقك والان ها انت تتنفس ثانية |
Hamamböcekleri bile nefes alır. Sen nasıl nefes alıyorsun? | Open Subtitles | حتي الصراصير يجب ان تتنفس كيف تتنفس انت بحق الجحيم ؟ |
Üzerine böyle örtü örtünce, sandım ki... ama nefes alıyorsun, | Open Subtitles | وجهكِ يبدوا شاحبا لكنكِ تتنفسين |
Kendi başına nefes alıyorsun. Boğulman normal. | Open Subtitles | أنتِ تتنفسين وحدك الاختناق طبيعي |
Yani temelde, buradan nefes alıyorsun ve bu kaslarını gevşetiyor. | Open Subtitles | تتنفّس ببساطة من خلال هذا، فتسترخي عضلاتك. |
nefes alıyorsun, kalbin atıyor, ama bu hayatın bir yanılsaması. | Open Subtitles | كنت في التنفس ، والضرب قلبك ، لكنه هو وهم الحياة. |
Çok sesli nefes alıyorsun. Bana verdiğim dış macunu yüzünden. | Open Subtitles | ــ أنت تتنفس بصوت عال ــ لأنك أرغمتني على استعمال معجون الأسنان |
Dua ediyor olsaydım, duyan yok demektir çünkü hâlâ nefes alıyorsun. | Open Subtitles | إذا كنت اصلي فلم يكن احد يستمع والسبب انك لا زلت تتنفس |
Neyse ki nefes alıyorsun ve konuşuyorsun. Bu iyi bir şey. Tutunun! | Open Subtitles | حسناً , أنت تتنفس و تتكلم هذا جيد توفقوا |
Ama burnundan nefes alıyorsun. | Open Subtitles | تبدو واثقاً على الرغم من أنك تتنفس من أنفك |
Bana doğru nefes alıyorsun diye muhtemelen 5 yıl daha iteleyecekler. | Open Subtitles | على الأرجح سيقوموا بزيادة فترة سجني 5 سنوات إضافية فقط لرؤيتك تتنفس بسبب توجيهاتي |
Derin derin nefes alıyorsun ve diğer çocuk kollarıyla seni kaldırıyor ve düşüyorsun. | Open Subtitles | أنت تتنفس بقوة وطفل آخر يشد حجابك الحاجز. ويغمى عليك. |
nefes alıyorsun. | Open Subtitles | انت تتنفس ، انت حي ، انت لست ميت |
Nefes almak gibi birşey. nefes alıyorsun öyle değil mi? | Open Subtitles | أنه فقط مثل التنفس أنت تتنفس'أليس كذلك؟ |
Zar zor nefes alıyorsun. | Open Subtitles | أنت تتنفس بصعوبة. سنرتاح قليلاً. |
Aşırı hızlı nefes alıyorsun. Oksijen yakıyorsun ve bunu istemiyoruz. | Open Subtitles | أنتِ تتنفسين بسرعة" "و تحرقين الأكسجين, فلا تفعلي ذلك |
Sürekli şu havadan derin nefes alıyorsun. | Open Subtitles | إنك تتنفسين بصعوبة |
Sen hâlâ nefes alıyorsun burada~ | Open Subtitles | مازلتِ تتنفسين هنا? ? |
Hala nefes alıyorsun Hala hayattasın | Open Subtitles | أنت لا تزال تتنفّس , و لا زلت حيّاً |
nefes alıyorsun, ama bu hayatın bir yanılsaması. | Open Subtitles | كنت في التنفس ، لكنه هو وهم الحياة. |
Lokanta ışıkları vücudunda pembe pembe parlıyor omzumda mı nefes alıyorsun?" | Open Subtitles | الأضواء الخافتة تومض ورديًا على بشرتك. أنفاسك على كتفي." |