Siz hiç Neva Nehri'nde bir saman kayığında uyudunuz mu? | Open Subtitles | هل حدث لك أن قضيت الليل في مركب علف على نهر نيفا |
Li Nehri'nde, balıkçılar ve kuşlar bambu kayıkların üzerinde birlikteler. | Open Subtitles | على نهر لي يقف صائدي السمك و الطيور على مراكب من البامبو |
Birkaç gün sonra cesedini Thames Nehri'nde bulmuşlar. | Open Subtitles | بضعة أيام بعد ذلك, جثة تم العثور عليها تطفو على نهر التايمز. |
Örneğin; 2007 ve 2008'in kış aylarında Chambal Nehri'nde çok sayıda Ganj timsahı öldü. | TED | على سبيل المثال ، في شتاء 2007 و 2008، كان هذا الموت المفجع للجاريال في نهر الجابال |
Bana bir şeyler söyleyebilecek olan adam hiçbir şey söylemedi, sonrada Missouri Nehri'nde boğulup gitti. | Open Subtitles | الشخص الذي كان من الممكن أن يخبرني بشيء، لم يخبرني بشيء ومن ثم أغرق نفسه في نهر ميزوري |
En son ne zaman Elivagar Nehri'nde buz pateni yaptın? | Open Subtitles | لا متى كانت آخر مرة ذهبت فيها للتزلج على الجليد على نهر ايليفاجار؟ |
Musina Birliği gece yarısı Limpopo Nehri'nde olacak. | Open Subtitles | بلدة " موسينا " معدية سيكونون على نهر " ليمبوبو " في المساء |
Snake Nehri'nde rafting yaparken boğularak öldü. Oradaydım Donna. | Open Subtitles | غرق في رحلة بحرية على نهر "سنايك". |
Maden Sewa Nehri'nde dedin. | Open Subtitles | أنت تتحدث عن المنجم الموجود على نهر (سيوا).. |
Üç kişi, kampüsler arasından akan Cam Nehri'nde güzel bir gün geçiriyor. | Open Subtitles | ثلاثة أشخاص يُمضون يوما ممتعاً (على نهر (كام والذي يسيل في طريقه من بين الكليّات |
Delaware Nehri'nde. | Open Subtitles | إنها على نهر ديلاوير. |
Frank eskiden Colorado Nehri'nde rehberlik yapıyordu. | Open Subtitles | (فرانك) كان مرشداً على نهر (كولورادو) |
- Havel Nehri'nde diyorum. | Open Subtitles | على نهر هافل. |
Polis, Hudson Nehri'nde, polis Murray "Süper Çocuk" Babitch'in cesedini aramaya devam ediyor. | Open Subtitles | تواصل دوريات خفر السواحل البحث في نهر هدسون عن جثة الشرطي مياري بابيتش الملقب بالفتى الخارق. |
Yaklaşık 200 Arap'ı Seine Nehri'nde boğdular bunların arasında muhtemelen Majid'in anne babası da vardı. | Open Subtitles | لقد أغرقوا أكثر من 200عربي في نهر السين ومن ضمنهم والديّ ماجد |
Sence Holden Doğu Nehri'nde ne arıyordu? | Open Subtitles | أي فكرة عما كان يقوم به السيد هولدن في نهر الشرق؟ |
Baba ve oğlu olay gerçekleştiği sırada Whiskey Nehri'nde malzeme topluyorlardı. | Open Subtitles | الأب و الإبن كانا في نهر ويرسكي يحضرون بعض الحاجيات عندما وقع الحادث |
Delaware Nehri'nde yayın balığı yakalamak. | Open Subtitles | أن أمسك بعض من سمك السلور في نهر ديلوار أوه، نعم |