"noah'ın" - Traduction Turc en Arabe

    • نوح
        
    Bütün kalbiyle kabul etti ama... tam "evet" dediği anda neden Noah'ın yüzünün... gözlerinin önüne geldiğini anlayamadı. Open Subtitles واتفقت مع قلبها قبل كل شيء ، لكنه لم يستطع فهم لماذا في لحظة قالت نعم ، نوح وجه تتبادر إلى الذهن لها.
    Noah'ın dediğine göre ihtiyacım olan tek şey, Bart'tan bir açıklama almak. Open Subtitles نوح يقول ان كل ما احتاجه الآن هو الحصول على اعتراف من بارت
    Ama Noah'ın sandığında biraz kafam karıştı. Open Subtitles الرغم من أنني كنت مشوشة قليلا عن سفينة نوح.
    Vicky! Dinle, Noah'ın ailesinin arabasının frenlerini bozduğuna ve bu yüzden kaza yaptıklarına gayet eminim. Open Subtitles فيكى , إنصتِ , انا متأكدة من أن نوح عبث بمكابح سيارة والديه
    ama...bir sabah Delia'yı aldım ve Noah'ın arabası evinin oradaydı. Open Subtitles لكن .. أقليت ديليا مرة ذات صباح و كانت سيارة نوح بالحي
    Şimdi Noah'ın yaptığını söyledin. Walmart'tan çanta almıştı. Open Subtitles لقد قلت ان نوح من فعلها ,اشترى الحقيبه عند وول مارت
    Noah'ın babası Kasım'da öldüğünde... artık elinde kalan tek şey evdi. Open Subtitles عندما نوح والد توفي في تشرين الثاني / نوفمبر المنزل ولم يكن لديه.
    Üzgünüm, Noah'ın gelebileceğini sanmıyorum baba. Open Subtitles أنا آسف، لا أعتقد ان نوح سياتي ابي
    Noah'ın ileri seviyede kişilik bozukluğu ve şiddete meyilli olduğunu söyledi. Open Subtitles يقول أن (نوح) لديه اضطراب الشخصيّة الحدّي و ميول مُبْرَز للعنف
    Dudağını büzmüş koşturuyorsun buralarda çünkü, artık Noah'ın en sevdiği değilsin. Open Subtitles تطوف الأرجاء هنا تنشد الشفقة لأنك لم تعد المفضل لدى (نوح)
    Noah'ın dediğine göre Theo'ya yaşananların onun suçu olduğuna inandırmışsın ağabeyinin ölmesi onun suçuymuş, ölse daha iyi olurmuş. Open Subtitles ، الطريقة التي حكا " نوح " القصة بها لقد سمحتِ لـ " ثيو " بأن يعتقد أن الأمر كان غلطته وأنه كان السبب في وفاة أخيه
    Bakmaya devam ederseniz, Noah'ın bağırsağı çok anlamlı olarak namlunun ucuna koyduğunu da göreceksiniz. TED وإن تابعتم النظر، ربما لاحظتم أيضا أن (نوح) قد وضع المستقيم بشكل مدروس في النهاية العملية من ماسورة السلاح.
    Oliver, Bay Noah'ın arkasındaki kapıyı kapat. Open Subtitles (أوليفر) , أغلق الباب , بعد دخول سيد (نوح).
    Noah'ın içinde bir şeyler kırıldı. Open Subtitles شيء داخل قطعت نوح.
    Noah'ın çocukları için Cennetin yemekleri. Open Subtitles ثمار عدن كُلّ هذا لأطفالِ نوح
    Karev, git ve hastanı bul. Stevens, Noah'ın kırık diz kapağı ameliyatına gir. Open Subtitles (كاريف)، إذهب إلى مريضك،(ستيفينس) ساعدي في عملية كسر رضفة(نوح)
    Noah'ın kulakları kanadı ve birden laptop'ımda katiller yazısı çıktı. Open Subtitles أذنا (نوح) بدءا بالنزيف ثم ظهرت كلمة "قتلة" على جهازي المحمول
    Noah'ın yazdığını düşündüm, o da benim yazdığımı. Open Subtitles ظننت (نوح) قام بتأليفها وهو ظن أنني من فعلتها
    Noah'ın babası Michael değil David. Open Subtitles مايكل ليس والد نوح دايفيد.
    Noah'ın her ne kadar doğru olmasa bile George'un onu önemsediğini duyması iyi oldu. Open Subtitles لقد سَعد (نوح) بإخباركَ إيّاه أنّ (جورج) كان مُهتماً بهِ، حتى لو كان هذا غير صحيح.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus