Onlar için hazırlayayım. O kanıt Isaak'ı çok uzun zaman içeride tutacak. | Open Subtitles | سأجهّزها لهم، يجب أن يتسبّب ذلك الدليل في سجن (آيزك) زمنًا طويلًا |
O kanıt bu şirketi tamamen batırabilir. | Open Subtitles | ذلك الدليل بإمكانه إفلاس هذه الشركة. |
O kanıt çalıntı. Mahkemece kabul edilemez. | Open Subtitles | ذلك الدليل مسروق، سيتمّ رفضه |
O kanıt olmadan, Halgate Grup'a karşı açılan soruşturma düşer. | Open Subtitles | وبدون استرجاع الدليل ،القضية ضد مجموعة (هالجيت) |
O kanıt olmadan, Halgate Grup'a karşı soruşturma düşecek. | Open Subtitles | وبدون استرجاع الدليل ،القضية ضد مجموعة (هالجيت) |